Tanıma beni;
sarhoşum biriyim bazan
Bazan kabenin en büyük tavafçısı
Dünyanın
Riyakarı
Senin saçların da beyazlıyor,
benim saçlarım da azalıyor zaman,
Doğmamış çocuklar büyüttüm gözlerinde,
Bu da varmış kaderim de,
Düşlerimde babayım ben,
Sense düşlerim de hep anne...
Oturmuşuz güneşsiz bir göğün altın da...
Üstümüz külden bulut
Önümüz lacivert deniz
Bir nem var
Bir nem kaldı...
Ben çeşmelere inanıyorum
Keşkin ırmakların kesiştiği serin sulara bir de
Bir de, uzun saçlı söğüt ağaçlarına rüzgarın
Çayırlarına ve çan seslerine de inanıyorum düzlüklerin
Ağzının bulutla birleştiği her yağmur gökkuşağı
Ona da inanıyorum...
Yıldızlar doluydu ağzının içi
Bir susmanın ışığın da
yıldızlarla doluydu
Öpsem ağzını en güzel yıldızın dan
memleketler var...
Kütahya mesela;
neden İzmir değil bilmiyorum.
Erzincan, Zonguldak...
Daha geniş çerçevelerimiz olsun istemiyorum
Çerçevelerimiz olmasın istiyorum...
Küçük bir balkonda öldürün beni
ve kör olsun görünen bütün sokak
Bizim sokak kısaydı,
köşeyi dönünce kaybolurdum hemen
dehşetle geçiyor zaman
bu üşüyen beyazlık, kar mı
saçların mı yoksa
seni tanıdığım dan beri aşıksın
seni tanıdığım dan beri yalnız
Bütün vücudumu dolaşıp,
Sonra, yeniden aynı yerde biriken kanım gibisin,
Kalbimdesin...
İçim de, içime akıp giden,
İçim de, içime birikip duran.
Bugün hiç Bismillah demedim
uyanmadım hiç
Yemek yemedim
Çay içmedim
Kuş, bulut görmedim
Sen çocuk, zilime basıp kaçtın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!