Ayıkladım kirli goncalarını gül bahçesinin
Bir salkım,
bir şiirdir dedim, sana topladım
Mor karanfiller duruyor gülüşlerin de
her halin bir çiçeğin adı...
Seni bir otobüs camın da gördüm
Yüzünle bir
Bir otobüs camın da
Vardıkların dan
varmalarına mı gidiyordun
Yoksa tüm varmaların dan kaçıp
ne güzel uyanıyorsun
utanma
uyan
her an
taze bir zaman,
günaydın denilesi
Adını görünce, balonu olan çocuklar gibi adımlarım
Adının harflarini doluyorum parmaklarıma
Mor bir ipe dolanmış, morarmış parmaklarım
İpin ucun da, rengarenk sen...
İpin ucun da, dilekten balonlarım
Kolların mesela;
Nazik bir ahtapot
Zamanı sarmalayan
Günaydın gülüşleri var her birinin içinde
Söylesene, kim sevdirir böyle sabahları
Kim kolun da büyütür,
Kolun mesela
Mahremiyetinin Başladığı yer
Yeni bir yılın baharı gibi
Üzerini yeşil yapraklarla örttüğü
Yürüyorsun adsız güzellikler içinde,
Yürüyorsun ışığım
Adım
Adım
gece gibi kutsal ayaklarının ses tonu
Sesin diyorum;
Sesin, gebe bir annenin
Doğum sancısı gibi,
içten ve yürekli,
Biraz beklesem,
Hohlasana;
Nefeslerin yalanı yok
Camlar buzlarla kardeş Şubatın incesin de,
Beklemelerim donuyor,
dizlerim de, uzadıkça uzuyor gece,
Üşüyorum Hohlasana,
Ben ölü bir balıktım
Suların beni boğduğu
Ben ölü bir balıktım
Kıyıların gömdüğü
Nasıl can veriyorsun
Nasıl can
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!