Sevinmiştim gelince aydınlık,
Birden kararı verdi ortalık.
Yine başladı sefiri karanlık,
Umutlar tükeniyor gör artık.
Seni bekliyorum yolumu aç.
Seyyah olup düştüm peşine,
Çıktım dağların başına.
Dolaştım bunca âlemi,
Rastlamadım bir eşine,
Zühre yüzlüm neredesin.
Kara bulut çökmüş yerköyün üstüne
Mahşer kurulmuş höyük köyün önüne
Zalim traktör devrilmiş babamın üstüne
Kayıp ettim babamı yol kenarında
Azrail yoluna pusu kurmuş
Rahmet iner semalardan sabrın doruklarına,
Birkaç damla gözyaşı düşerken yanaklarına.
Urganla şafaklardan nurlu basamaklara.
Ölümü hiçe sayıp, yürüdüler idam sehpasına.
Mustafa, Selçuk, Haliller bekledi sırasını
Yöremin Ayşe, Fatma cefakar kızları,
Köyümün Osman, Fatih, Yavuzları.
Memleket sevdasını,
Sizden öğrendim,
Yerköy'ün, parlayan yıldızları.
Tellal olmuş deli gönlüm
Hep sana çağıra çağıra
Yanar içim ateşlerde
Kim külümü savura
Farklı bir zamandayız,
Dalgalı boranlı ummandayız.
İnişli çıkışlı bir yoldayız,
Doğru gidene ne söyleyim?
Biri alıyor biri satıyor,
Çektiğim çileden verdiğin zulümden,
Haberin var mı hayat?
Her gün öldüğümden,
Doyasıya gülmediğimden,
Dert saltanatından inmediğimden,
Haberin var mı hayat?
Uyandım Derin uykudan,
Yaşadıklarım bir rüya imiş.
Usandım ben bu candan,
Bu hayat tümden yalanmış.
Her adım atışımda,
Anadolu bizim öz yurdumuz,
Ay yıldız şanlı bayrağımız,
Kardeşlik bizim andımız.
Diyelim önce vatanımız.
Gelin dostlar şimdi birlik zamanı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!