Uykularım firarda bitap hali gözümün
Arzularım beyhude içi geçmiş özümün
Cümleleri anlamsız kifayetsiz sözümün
Ben bendeki bitişi görüyorum kendim de
Bazen boşa anlamsız bakmalara dalarım
Dediler ki aşk yangın ataşında yanarsın
Olsun dedim külleri kalır yerinde
Ziyan olursun bu sevdanın peşinden
Razıyım dedim çünkü o var kalbimde
Bak yalnızlık kaderin duvarlar sırdaşın olur
Gün gelir giderken sinene hançer vurur
Etrafımda dostlar dönüp dururken
Ay’ın şavkı penceremden vururken
Üzerime bütün dertler yürürken
Çok yalnızım koca dünya dört duvar
Yorgun düştüm yüreğimde hasret var
Duyulmuyor kuşların sesleri
Batmış güneş tepelerin ardından
Boşaltmış insanlar sokakları
Sarıyor dünyayı sessizce karanlık
Gelmiş aleme derin uykular
Neden ben hala ayaktayım
Lambalar sönmüş şimdi bomboş sokaklar
Perdeler kapalı camların ortalıkta kimse yok
Buz tutmuş kaldırımlarda kar dolu yolun kenarı
Ayazı çökmüş gecenin mehtabı bulutlarda saklı
Kalkmış yakası pardösümün ceplerinde ellerim
Her adımda gözümde canlanırsın birde yıkık hayallerim
Gecenin yarısı gözüm yollarda
Bir karaltı görürsem seni sanırım
İçimi hasretin közü dağlarda
Akan gözyaşımla söner sanırım
Ardından onca yıl yolun gözledim
Şu dağlara benden selam söyleyin
Sorarlarsa aşkımızı bitti de
Bu gönlümü zincirlerle bağlayın
Hasretinden diyar diyar gitti de
Berekettir topraklara düşen kar
Ansızın kayıverir bir yıldız
Diyorlar ki sen içinden dilek tut
Özlem gelir de nemlenirse gözlerin
Bir mendili sen avucunda saklı tut
Gün batımı yanar sanki ufuklar
Bulutlar suskun simsiyah sema
Ortalık sessiz hazan mı geldi
Başlar eğilmiş asılmış yüzler
Çökmüş ayrılığın acısı sanki
İki damla düşmüş yanaklarıma
Dal kırılmış gövde den yere düştü düşecek
Sararmış da yapraklar belli tek tek dökülecek
Bir hafif rüzgâra kapılarak gidecek
Yaşlı kuru çınara dönmüş benim yüreğim
Yağmurlar kesilmiş nemi kaçmış toprağın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!