Herkesin dilinde on bir ayın sultanı,
Rahmetin, mağfiretin, kurtuluşun ayı,
Bu ayda emretmiş Mevla’m oruç tutmayı,
Kazanmaya gayret et Hakk’ın rızasını,
Kaçırırsan pişman olursun, bu fırsatı.
Ağustos yine sıcak,
Neşeliyiz hepimiz,
Gölge yok sığınacak,
Denize gitmeliyiz.
Bugün hayli yorulduk,
Öyle günahkarım ki Allah’ım,
Af dileyecek yüzüm kalmadı,
Bu kaçıncı tevbemdir bozduğum?
Günahlarımdan kalbim karardı.
Gözler, bu gözler, haramı izler,
ALDANMA
Bir gün olur uyanırsın,
Uyuduğun bu uykudan,
Elbet o gün ayırırsın,
Gerçeği rüyalarından.
Anneciğim ardımdan bakıp, gözyaşı akıtma,
Ben zaten yaralıyım, yaralarımı çoğaltma,
Bak gidiyorum, yüreğim hasretinle yanmasın,
Gönlünü ferah tut anam, aklım sende kalmasın.
Can anam, canım anam, dertli anam, garip anam,
Ben bir avareyim,
Bir kulübem var deniz kenarında,
Bir de sandalım,
Pek tabii ki can dostlarım da var,
İkisi arkadaşım, birisi Rasim baba,
İşte benim bütün dünyam
Çocukluğumuzu özledim be ağabey
Ne güzeldi o günler
Dert yoktu, tasa yoktu
Para-pul hesabı yoktu
Önümüze biraz ekmek
Bir tasta çorba verdiler miydi
GÜL
Peygamber kokulu çiçek,
Kırlarda açar rengarenk,
Tabiata verir ahenk,
Her aşkın sembolüdür gül.
Bir boşluk ki anlatılmaz,
İnsanlar hep buhranda,
Bir boşluk ki dayanılmaz,
İnsanlar bunalımda,
Çözüm arıyor bir millet,
Kurtuluşsa islamda,
Varlığına iman için mucizeye gerek yok,
İsmini zikrediyorken gökte uçan kuşların,
Sana inanmayanlarda zerre kadar akıl yok,
Birliğini haykırıyor bütün yarattıkların.
Sen halıksın, biz mahlukuz, hem aciziz hem muhtaç,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!