Hasret kaldım, hem anama hem babama.
Hasret kaldım, canıma, can yoldaşıma.
Hasret kaldım, arkadaşa, kardeşe.
Benden selam olsun, yaklaşan vuslata.
Bunca zamandır avunduğum hülyaya.
Kışın ayazında, dondurucu soğukta,
Tipi, boran, fırtına koparken dışarda,
İlkbaharda, sonbaharda yağmur, çamurda,
Yaz sıcaklarında hararet bastırınca,
Yoğun geçen bir iş gününün akşamında,
Mutlaka her sabah kahvaltı sofrasında,
Onlar ölmeseydi, biz belkide hiç doğmayacaktık,
Gökyüzünü göremeyecek, nefes almayacaktık,
Bir yudum su içemeyecek, yemek tatmayacaktık,
Sevgi nedir bilemeyecek, aşık olmayacaktık,
Ruhunuz şad olsun isimsiz Çanakkale Erleri,
Asla unutmadık, duayla anıyoruz sizleri…
Cismini gözlerime,
İsmini hafızama,
Sesini kulağıma,
Sevgini yüreğime
Kazdım...
Başka başka diyarlara savrulmuşuz,
Neylersin, böyle yazmış sahib-i ezel,
Baksana gülmeyi bile unutmuşuz,
Eski bir arkadaşı görmek ne güzel!
Bir anda insan mazisine gidiyor,
Bir kere bu gözler seni gördü,
Senden başkasını görmez ki,
Bir kere bu gönül seni sevdi,
Senden başkasını sevmez ki…
Aşığım güzelim sana sana,
Bir şiir yazarım
Alabildiğine açık gökyüzünü
Dağınık beyaz bulutları
Maviye çalan denizi
Martıların kanat çırpışını
Dalgaların hışırtısını
Mevlam bir çift göz vermiş,
Görelim diye.
Seni görmedikten sonra,
Bu gözler niye?
Mevlam kulaklar vermiş,
Duyalım diye,
Şan dedik, şeref dedik, namus dedik, ar dedik.
Vatanı korumayı en ulu görev bildik.
Yıllar yılı uğruna nice canlardan geçtik.
Her karış toprağını kanımızla bezedik.
Geçmişten bugüne dek düşmana göğüs gerdik.
Yıllardır yaşarım gurbet ellerde,
Yurdum buram buram tüter gözümde.
Hani evim, barkım, yuvam nerede?
Sılam buram buram tüter gözümde.
Küçükken gezerdim dağda, bayırda.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!