Ey milletim ne oldu size!
umutsuzluk okuyorum,
baktıkça gözlerinize.
Bilmiyorsanız dönün geriye,
Bakın şanlı tarihinize
Gücünü bilmiyorsan,
Bu vatana canını tohum yapmış ecdadım.
Bir mintanı ömrünce giyer, Allaha şükrederdin
Bulguru ayranla katık eder, iştahla yerdin.
Vatanım bu güne geldiyse, senin eserin
Aza tamah etmeyen ey! insan güruhu,
Paslanmış bankın köşesinde
Düşünceli halinle bir heykeldin
Hiç umurunda değildi dünya
Sen derdinle dosttun
Göz yaşların yağmurla
Elinde boyası akmış sayfa
Yollar, yollar, ayrılan yollar
Bir birine ters yönler
Ana hattı takip etmek uğruna
Taali yoldaki güzelliği göremezler
Kuytulara gizlenmiş söğüt gölgesi
Hemen yanında şelale sesi
Fikir fakiri olanın, fikir beyanı, asla kale alınmaz.
Ameli zikrine uymayanın, nazarda itibarı olamaz.
Türke Türk dost olmuş, gavurun kapısı çalınmaz.
Türk, müslüman olmadan, şereflenmiş sayılmaz.
Bilmedin umudumu
Bilemedin bendeki yokluğunu
Sen bende kaldın
Ben ise kuru yokluğunda
Loş da olsan
Görünmez ışığın olsa da
Ezelden ebede sevda vardır
Masal olur asırlarca anlatılır
Hayvan dürtüyle salya akıtır
Aradığım ezeldeki sevdadır
Dünya, Dünya dedikleri
Yokuş, yokuş üstüne
Doğrulmuyor terli alınlar
Neden yok inişleri
Zaman akar kör kuyuya
Savursun saçını bir deli rüzgar.
Gözlerinde aksim parlasın ışıl ışıl
Pamuk ellerin ellerimi okşasın.
Mutlu olacağım kadın sen olmalısın.
Duru yüzünde tebessüm daim olsun.
Bir baktım geriye, ta gerilere
Ne yazık gerideyim, çok geride
Manayı aradım mı? Bilemem
Gerçek nerede, nerelerde?
Işığı tam gördüm derken
Şiirinizin sonunda yürekten bir Amin demek lazım diye düşünüyorum. Tebrikler
Tebrikler Yıldırım bey güzel dizeler
Şirde çok güzel işlenmişbir ironi vardı.Kısa ama özlü, tane tane..Şir gibi şiir kutluyorum efendim.
(Ant 10)