Vakitlerden sonbahar
saat ayrılığa çeyrek var
kim derdi ki buraya kadar
doyamadım nefesine yar
pencereden seyrederim
seninle geçirdiğimiz anıları
Yaşamaktan yana değil şikayetim
Yaşatamamaktır belki
Üç günlük ömrüm kalsa oysa
Uğruna hibe ederdim
Bilinseydi kıymetim
Vaktidir gidişin
Sarı ay yüzlü bir çocuğa benzerdi yüzünde yazın yağmur
oturup rubailer okurdum çay bahçelerinde
gözlerin direnir sellere gözlerin mağrur
dokunup ilahiler okurdum alnınınSarı çizgilerine
ben seni uzaklardan kaçırıp yakınıma saldım
herkese eşit gibiydim yalnız seni kayırdım
Nede çabuk büyüdünüz
daha dün gibi oysa yıllar var
hoca nasreddin kel oğlan dedem korkut hikayeleriyle
geçerdi günlerimiz
daha dün gibi inegöl de dünyaya gelişiniz
bıyığı yeni terlemiş oğlum
Sözüm ona sözde dağların efendisi
Elinde kırık mavzer başında yıldızlı beresi
Seni bekliyor ahirette cehennem zebanisi
Mehmedim cennete yanında kainatın efendisi
Yaradanın hikmetinden sual olunmaz
Akacak kan damarda durmaz
Geçmiyor ki geceler sensiz
dinmiyor ki kederim sensiz
bir sevda var tarifi dilsiz
anlatamam anlarmısın tomris
sen şimdi çok uzaksın bana
Tövbeye gel tövbeye secde öpsün alnını
rabbin merhameti sonsuz
bağışlar günahlarını
üç vakte kadar bekleme
azrail vakitsiz alır canını
30.05.2016
Titriyor bak ellerim
tutmaz oldu dizlerim
öyle bir yordun ki
durdu duracak yüreğim
hainsin yar hainsin
TOZLU ÇERÇEVE
Gūn gelecek
Elinde tozlu bir çerçeveden
Sana bakıp gülümseyeceğim
Telaşla kalkacak yastıktan başın
Dağılacak uykun
Duman duman çöküyorsun sisli başıma
geçit vermez gözlerim bir başkasına
aklımı resmine koydum akşam yanımda
bir bardak çaysın dudağımda birde sigara
katar katar göç eyledin yüreğimden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!