Ne zaman kıpırdasa kalbim
her şey masmavi
ve akabinde ihanet
her şey kurşuni
eğer istersen çıkarız seninle gök yüzüne
sen maviye çalardın
Lafı güzaf bu hayat lafı güzaf
bir düşten ibaret yaşanılan her şey
ne atlı arabalar geçti ne savaşçılar
ellerinde gümüş saplı mızraklar
miğferleri altın işlemeli sedef kakmalı kalkanları
ne krallar geçti ne padişahlar
İlk gördüğüm renktir mavi
gözlerimi açtığımda
sen ona benziyorsun
o sana mesela
.9.02.2015
Mehmet ali mehmet ali
şiit şiit sana diyom lan oğlum mehmet ali
ne olacak bu memleketin hali
yolsuzluk almış başını gidiyor
helalden bahseden haram yiyor
tekke ve zaviyeleri kapattık ama
doğurdun düşlerime en masum bebeleri
ey melaikelerin yeryüzündeki
en güzel temsilcisi
dokundum düşlerimde incecik beline
bilsen ne mısralar döktüm
saçının her teline
Darılma ama
en çok ayak bileklerini seviyorum
bir yay gibi esnedikçe
kolların boynuma dolanıyor
ve ben çok bahtiyar oluyorum
önce boynunu öpüyorum
Yerin dibine batsın hayat üstünde sen varsan
lanet yağsın üzerine
kezzap düşsün yüzüne
bir közü kör
bir ayağı topal
ey ifritin kızı
Ölüm kadar soğuk bir yüreğe
sıcaklığımı verdim
serinledi
üşüdü
buz kesti
yüreğim
Beline bağlamış ibrişim kuşak
camiden geliyor salkım saçak
elinde tespihi kehribar sarısı
cevriyem halimiz ne olacak
sakalları erguvan kokuyor
Ruhum ayrıldı bedenden
esti rüzgar savurdu beni
tutundum yaşlı bir söğüde
rüzgar böldü onu ikiye
güçlükle baktım geriye
karım ağlıyordu baş ucumda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!