Korkuyorum karanlık düşlerimden
Atıyorum kendimi başka başka sevdalara
Yetmiyor yokluğunun kelepçeleri vurgunken yüreğimde
Mutlu ol, sev kendini, bulduğun ilk kuyuya at beni
Beni gidiyorum şimdi ilk tanıştığımız yere
Adım adım avuçlarının içine yaklaşıyorum
Gece kızarırdı edepsiz sevişmelerimizden...
Gün ışırdı şehvetle titreyen tenlerimize...
Örtemezdi üzerimizi nafile
zifiri karanlıklar bile...
Aşk yanardı tutkuyla kenetlenen bedenlerimizde...
Ellerinin şiir yazışı ipeksi tenimde...
Ayrılık kaçınılmaz son,
Ne varsa halim gördüm gülüyorum.
Tereddütsüz gözümü kırpmadan,
Öldüm, öldüm dirildim geliyorum.
Nasıl üstüne alınmazsın,
Bazen düşünürüm
Acaba ben miyim iki yüzlü?
Aynalar mı?
Gördüklerim mi gerçek,
Yansımayanlar mı?
Son sözün gitmek olmasın
Dayanamam yokluğuna
Taş olur yağarım mezarına
Gitme o uzak yollara
O yollar yol değil
Hiç mi sızlamaz yüreğin
Ahlarım kaldı üzerinde,
Yerine sevmek üzerim be!
Yüreksizdin sözlerinle,
Yarama tuz basmadın mı?
Ah, yoruldum beklemekten!
Yine tek başımayım çayımda sen,
Sessizliğim delip geçmiş gündüzümde sen,
Seni kaybetmek bana ölüm sanki bir güven,
Yoruldum demeden sende birazcık sevsen.
Seven haklı da yarası saklı mı?
İmkânsızdık aslında
Biz neyi yaşadık
Gerçekleri silmiştim
Hep farkındaydın...
Dünya dursun gözlerin; cehennem olsun
Bir daha hiç sevmeyeceğim...
Kader birleştirdi kader ayırdı
Bu ne garip çelişkiydi bu ne oyundu
Âlem bilir biliyor da kurdum koyundu
O yolun yolcusu yârim kime soyundu
Kime kalmış da bana kalsın aşkın iyi yüzü
Kadir kıymet bilmeyecek boş hep lafı sözü
Biz seninle sonradan açtık.
Aşkı yaktık sonrada kaçtık.
Gül dalın da ne de baharında.
Ne birleştik ne uzlaştık.
Biz seninle sonradan aydık.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!