Ala şafaktan gün batıncaya kadar,
Bülbülün şakıdığı tek şarkıdır aşk…
Aşk buğulu gözlerle bakmaktır,
Yüreklerde ritm tutup,
Pembe bulutların üstünde,
Dayanacak güç yoksa kollarında,
Bir zamanlar nasılda güçlüydük,
Diyebiliyorsan şu anda,
Farzet ki zaman aşımı,
Tedavülü geçmiş bir ürün gibi,
Senin altarnatifsiz anındır,
Etrafı tel örgülerle çevrilmiş,
Soğuk taş duvarların,
Açılan mazgal deliklerinden,
Bir avuç gökyüzü görünüyorsa..!
Umutların hep pusuya yatmış,
Ütopik gözlerde bir gülümseme kalmamış,
Apartmanın tam karşısında,
Şu bitirim parkta,
Oturan iki çocuk vardı;
Yeşil bankta.
Allahları var,
Kimseye yoktu zararları...
İşçi tulumu tiz bir sesti
Haykıran sesler bir nefesti
Başkentimizde sıhhiyede
Rüzgar yerine polis esti
Güneş doğudan doğdu bakın
Ben hiç saymadım,
Kaç yangının yeridir şu yüreğim,
Bu acıları kolayına büyütmedim,
Kaç harman kaldırdım bilmiyorum.
Yine gece bastı her yer karanlık,
Ay geceye çoktan küsmüş,
Ceyhan ırmağı akar bulanır,
Maraş`dan ağrı sıkça dolanır.
Tarlada darı çokça sulanır,
Şu bekirli'ye sıcak çökünce.
Göçmen kuşları tümden dolacak,
Şerefli ve namuslu insanlar,
Neyi düşüneceğini,
Neye inanacağını,
Ancak hür iradesiyle karar verenlerdir.
Aksini yapanlar ise,
Aciz ve korkaktırlar.
Bitmesin sarhoşluğum sabaha dek,
Bugün kapatma dükkanı meyhaneci,
Kapatma bu gün!
Benim içim yanıyor,
Mecalim de yok ayaklarım tutmuyor,
Sen de varıp gitme,
O mavi gözlerinden almıştık hürriyeti
Emanet ettin bize sen bu cumhuriyeti
Halka şartsız bıraktın milli hakimiyeti
Hakkın ödenmez Atam sana canımız feda.
Daima ışık tuttun karanlık yolumuzu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!