Mezarcı gelir bir çukur kazar
Estikçe poyraz kumu da tozar
Bekirli'de de yeni bir mezar
Anamı verdik kara toprağa
Ulu bir ağaç yine yıkıldı
Aklıma koydum bir kere gideceğim,
Hem de çok uzaklara,
Ardımda iz bile bırakmayacağım.
Şu çilekeş hayatı çekemez oldum,
Bu acılara da katlanamıyorum artık...
Yaban denen ellere,
Şu hayattan ne umduk,
Umduklarımızdan ne bulduk.
Sadece mazide kalan,
Hoş bir seda.
Ara sıra atılan,
Bir de zoraki kahkaha.
Artık size bir şey söylemem ki,
Ne mi oluyor,
Zıkkımın kökü oluyor,
Kalbim sıkışıyor,
Yüzüm kızarıyor,
Her şeyiniz arabesk çünkü.
Ve serçe gider,
Düşlerin otobüsü gibi hem de…
Kayıp nedir bilir misin?
Gidenler döner mi dersin!
Kara gözlü ay bakışlı,
Hilal kaşlı kız.
Düşüncelerim deprem,
Yüreğim ateşte bedenim buz.
Kapılmışım esen rüzgara,
Savrulmuşum senden yana,
Şimdi o mor dağlarda olmak vardı,
El ele dolaşmak,
Sormadan bahane bulmadan,
Sevmek ve sevilmek vardı.
Sırtını dönünce dosta,
Sapasağlam durmak vardı.
Kele bacım kele bacım,
Yarın ulu bayram bacım,
Hani kimse yok yanımda,
Gözyaşlarım akar bacım...
Sağır oldum dilsiz oldum,
Her gün o yollarını ağlayarak gözledim,
Gece gündüz resmini okşayarak özledim,
Ellerden sevgimizi saklayarak gizledim,
Bir haber de vermedin gelmez ellerde misin?
O tatlı gülüşlerin dalıp giden gözlerin,
Oturduğum yerimden anam kalkamadım,
Soymuşlar soykasını daha yıkamadım,
Kör oldum dört yanıma hiçte bakamadım,
Kele babam uzansın görünü görünü.
Şu anamdan helallık alını alını,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!