yalnızlığın dişi bir yanı vardı
kimseden gebe kalmamış
kimsenin dokunamadığı bakire
ama gece olunca tüm erkek şiirleri alan koynuna
dişi bir aforizma gece
şimdi farklı bir zaman kavramı bulmalı belkide
körkütük sarhoş bir gökyüzünün altında
özgürlüğe muhtaç bir karanlığın alt üst olmuş hayat hikayesindeyiz
kaç çocuk mezarlığı inşaa edildi biz bile sayamadık
karmaşık bir denklemin zihinlerimizi zorlayan
içki saatleri başlayacak birazdan
tüm tiyatro sahneleri oynadığı her oyunu gizledi bizden
varoluşuna başkaldıran asi uslanmaz nesneleri anlat bana
mesela hiçbir sehpa durmasın başucumda öylece
takla atsın cisimler,gösteri yapsın yatağın yatağıma karşı
ve hiçbir halk uyku nedir bilmesin,uyansın tüm iç organları
gözleri ve kulakları dahil ...............
ve biz bir tramvaya binelim gece yarısı
(gece notları)
gözlerin kapitalizm sonrası başıma gelen
proleterya diktatörlüğü
bir devrim sonrası yaşadığım devirlik huzur
ilkel komünal toplumda anaerkil bir iktidarsın
hayır öldürmedim kelimelerin çocukluğunu ,sadece saçlarını kazıdım biraz,hepsi güvenli bir alfabeye sığındı sonunda
via vigilandum
allahın gösteri peygamberleri sahnenin en şaşalı yerinde
tüm şizofren düşüncelerini arabesk bir şarkının
kundaktaki çocuğuna atfederken
sen şarkılar söylemeye devam et
ve blöf yapan şah'ın sarhoş olduğu anlara
sür atını......
şairinden devren satılık bir şiir gibi duruyor teninden dökülen sistem yanlısı cümleler,ve yangından ilk kurtarılacak bir aşk bu
oysa yangını sever aşkın günah tohumu,ve kurtarılacak bir tek kelime kalmayıncaya kadar soyundu ölümün son nefesi iliklerime kadar
kendinden geçmişti dudaklarındaki sigaranın son nefesi
en sevdiğin kitabın terasından yazıyordun,inandığın tüm sahte peygamberlerin intihar mektubunu,sahneden inen allahın üvey çocukları saate bakmıyor,çoktan bitmiştir kentin en işlek caddesindeki ucuz gösteri,kapalı gişe oynayan kadının eteklerindeki ülkenin sınırından yazıyordum,uyandırdın mahallenin göt cebindeki en asi kelimeyi,sonra sahipsiz mezarlıkta arıyorsun kaybettiğin silüetini
via vigilandum
ülkenin savaş meydanında,bir savaş şarkısına sadakatte kusur eden kadının rahmine yetimhane yazısı asıp,kurşun tarlasından çocuk gözleri toplamasına,çocukluğunu bir saklambaçta zulasına saklayan tanrıların nefret tohumlarına,ve senin en sevdiğin şarkının körkütük sarhoş akan ırmağına kadar yazdım
kan aktı parmaklarımdan
via vigilandum
geceden gebe kalmış cümlelerim var
lanetlenmiş mabedimin dehlizlerinde
zahiri bir coğrafyanın düşük yapmış
lirik ve esrik hüzünleri
kadının omuz çukurunda biriken
kan kızılı şarabın tadı
şimdi gardrobundan en kederli
elbiseni çıkar giy üstüne
inan tüm savaşlar son bulur
gövdenin masumiyetinde
grileşen kentlerde yağmur yağar
ve biz şemsiyemizi açmamaya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!