Boncuk boncuk olan yaşlarım akar
Ah benim ağlayan mavi gözlerim
Salıncaklara uçurtmalar takar
Ah benim ağlayan mavi gözlerim
Kalenin ucunda durur du ahdim
Açılır pencereler kapanan yollara
Duygu sınır tanımaz
Havadan sudan derken
Ağlamayan iki göz
Bakarsın düşüvermiş kollara
Göçerse ardına düşer giderim
İzinin peşinde durur giderim
Sensizlik büyürse korur giderim
Ağarsa saçlarım bağın merali
''Babası kervancı kardeşi ağa
Bir şehir bir nehir kadar sesli
Akar yüreğime geceleri
Sokaklarında koşan yalnızlık
Balkon panjurlarını indirmiş
Gözlerinin üstüne
El sallıyor teyzem
Her gecede kaynağından akan su
Geceler kurmuş gündüzlere pusu
İnişler çıkışlar harbiden ırak
Diren zamana kirletme namusu
Aklım fikrim sende kaldı
Toprağın ter kokan
Her taşına güneşin parlaklığı
Belki de yaktığı yanık düştü
Şaştım
Hikaye dinlemekten yorgun
Harfler çok şey söyler
Ölçüleri kaçsa da
Gerçek harflerden oluştu
Serçe bakışında raylar
Yürüyen bandın öte ucu
Söz ağzımı yaktı
Heceler tek tek ama
Yüzlerde bakınca görünen
Anlamadım kelimelerin çokluğunu
Anlamadım arkadaş yokluğunu
Sinirlerin sınırları zorlanır
Köleler meyvaları istedi
Yemeden baktılar uzun uzun
Elleri kavuşmadı
Gözleriyle bakıp durdular
İçin için içlerini çekerek
Çiğ düşmeden her birine
Muradın beklesin erişmek için
Kapında kul oldu bilemedin mi
Sebebim nerdesin buluşmak için
Yapında bol oldu bilemedin mi
Dönüyor döndükçe istikametin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!