Urungu Şad Şiirleri - Şair Urungu Şad

Urungu Şad

'Bir genç beden
ve bir yaşlı ruh..
ve onların hikayesi...'
Bir kitabın ön ya da arka kapak yazısı gibi oldu değil mi?
Bence ön; çünkü son'u yok; çünkü hiç bitmez bu hikaye...
Belki de biter de kalır o genç beden vir'âne...

Devamını Oku
Urungu Şad


Senin sevginle doğan,
ruhumun kana kana içtiği bir Pınar var içimde
ve ben; ondan,
sevdiğimden ötelerce çok özledim seni…
“Oğluşum” diyerek sarılışlarını,

Devamını Oku
Urungu Şad

Bugün, dünü arar,
Kayan yıldız gökyüzünü...
Gece, hüzne yorar
Son gördüğü düşünü...

Yarın, Güneş açar

Devamını Oku
Urungu Şad

Sakla samanı, gelir zamanı…
O zaman bulacaksın belânı!
Elbet…
İlelebet mahkumsun buna,
Ben yaşadıkça!
… ve yaşayabilirsem eğer,

Devamını Oku
Urungu Şad

Yalan!
Güneşsiz günler!
Yalan!
Salkımsız üzümler!
Yalan!
Yağmursuz gökkuşağı!

Devamını Oku
Urungu Şad

Bir haykırışın sessizliği bunlar…
Bir gülümsemenin sönüklüğü, damlacıkların sahibi yağmurun kuruluğu…
Olmaz durumların olur hâle gelmesi ve ayrılmaz parçalarımı benden ayırması…
Susması öten kuşların, durması dalgaların…
Batması ayın ve güneşin ve bir daha çıkmaması…
Yanması suyun, köşesine çekilmesi umudun, bilinmeyene saklanması aydınlığın ve sevmediği kardeşi karanlığın çıkıverip ortaya hüküm sürmesi…

Devamını Oku
Urungu Şad

Gözler mahzun bazen;
Ama sözler değil…
Şuan keşke gelsen,
Desem Orçun’a “eğil”
Eğil sevdiğimin önünde!
Diz vur yere,

Devamını Oku
Urungu Şad

Atsız'a...

'Türk'e Sevda'ya' yardım ve yataklıktan
hüküm giydim de işkence görüyorum ben...
Suçum idâmdı da oldu son celse'de
ağırlaştırılmış müebbet...

Devamını Oku
Urungu Şad

Günler geçmekte, ben her şeyden habersiz…
Ne yarınımdan haberim var, ne de ötesinden…
Olayın özü müneccimlik de değil ki…
Sorumluluk işin aslı.
Kendine özlem ve kendinle geçecek günlere bir anlam katmak!
Kurtulmak anlamsızlıktan, sıyrılmak hâl-i ruhtan ve bir nebze de olsa, bir duraklık dâhi olsa bu dünyada ve onun gerçeklerinde mola vermek…

Devamını Oku
Urungu Şad

Uyku nedir bilmez oldum. Sen uyuyabiliyor musun? Gönül rahatlığıyla koparabiliyor musun dünya ile bağlarını? Kuru bir şekilde kapatabiliyor musun gözlerini? Ben beceremiyorum kuru bırakmayı...
Yaşlı gözlerle daldın mı hiç kendine? Peki ya gözlerin yaşlı uyandın mı?
Hiçbir şey onun kadar acı veremez, onun kadar kolay parçalayamaz...
Hıçkırıklara boğulursun, kalbin sıkışır ve 'Hiçbir şeyin anlamı yok! ' diye bağrınırsın bilinçsizce...
Ölmek istersin o ân, ölemezsin ki bu ölümden beter...
Uyandığında saat öğlen vaktidir ve sen diğer 12 saatinde sitemler savurursun. Elbet bir ân gelir aklına; verenin alan, alanın veren olduğu...

Devamını Oku