Ahiri bilinmez dehliz misali
Çıkışı olmayan yollar gibisin
Kasırga vurgunlu deniz misali
Nice bentler yıkan seller gibisin
Bir başka gününde zehir zemberek
Zincire vurulmuş köleler gibi
Hevanın esiri olmuş gibiyim
Talan olmuş bağda gonca misali
Dalında kurumuş solmuş gibiyim
Varlık veya yokluk farketmez bende
Ayrılığın vakti gelince ey yar!
Ayaklar meçhule yol alır gider
Dönüşü olmayan terk edişlerde
Maziden ne varsa yel alır gider
Veda edişlerin her hali hüzün
Bekle dedim gir gecenin koynuna
Sırdaşın say karanlıkla hemhal ol
Gelen gelsin engel koyma yoluna
Gamlı gönlün çek yükünü hamal ol
Ritmini say işit yürek sesini
Zamanı belirsiz veda vaktinde
Haber veremeden çekip gitmek var
Yaşlı gözler ile yolun sonunda
Hüznün son resmine bakıp gitmek var
Kiminin değeri kendinden menkul
Ne ise gönlünün arzusu dile
Tevekkül ufkuna dalıver gitsin
Var sen gözyaşını damlat mendile
İçinden gamını salıver gitsin
Efkârı sinenin bağrına yükle
Saklanmışız bir yerlerde hepimiz
Bad-ı saba eser yelde gizlenir
Yunus vari derunidir sevgimiz
Yağmur ağlar sitem selde gizlenir
Nefes yetmez dilim susar çaresiz
Ederi kadarmış mülkün darası
Vücut libasının varlık cebi yok
Gelişin gidişle açık arası
Menzile varmakmış gerçek yolculuk
Kırgınlığın malûm yerden yarası
Göçebe ruhlarda bitmeyen telaş
Fani bedenlerin doymayan yüzü
Boşuna bir çaba boşuna uğraş
Malûm hevaların kısır döngüsü
Gelişte suskunluk gidişte isyan
Gönül gözüm seyre daldı
Masivada narı gördü
Ehl-i hakkın divanında
Var içinde varı gördü
Necat nedamet babında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!