Ben de varım diye,
Gezer durursun
Yanı başımdasın.
Ama hangi bilinmezde
Ak güvecin kanadıyla
Gönlüm,
Vazgeçemediğim tutkum,
Küllenen kor kor alevler gibi,
Bir kıvılcım gibi tutuştu yeniden.!
Senin sevdanla,
Gidiyorum dönülmez uzak yerlere,
Kim yok kimse yok dertleşeceğim.
Gidiyorum gurbet ellere.
Döner miyim bilinmez ki.
Ve de uykuda bıraktığım hayallerime gidiyorum.
Kapıldım bahtımın boz bulanık seline,
Gidiyorum Veysel misali gündüz gece,
Dur durak yok bana.
Bir tomruk gibi, görünüyorum,
Ganimet misali, bir değil bin el uzanıyor bana.
Bir yağmur olup ta,
Yangın gibi yanan gönül ateşini,
Söndürebilsem.
Bir ılık meltem olup ta,
Essem yârim yangın bağrına.
Güneş gibi doğdun karanlığıma,
O çekilmez sandığım gecelerime,
Hoş geldin,yüreğime yine yeniden hoş geldin,
Sen ruhumun ilacı sen canımın canı hoş geldin.
Sen gideli çok olmuştu,
Kadın gibi kadın olup,
Kadınca sevmeyi bilemedik.
Ne yönümüzü bildik,
Nede yolumuzu belirleyemedik ki,
Yolumuza güller döşensin.
Seni zalim seni vay,
Sana kul köle oldukça,
Yüreğimdeki yaraya,
Kızgın demirlerle dağ vurdun.
Senin için ateşlerde yanarken,
Sen benim uğruna her şeyi göze aldığım,
Yerde değil, uçan kuşun kanat sesinde,
Arının çiçek tozunda, bal denilen sırrında,
Kuru dalda can bulan tomurcuğun özünde,
Aradığım tek en güzel mücevherimdin.
Yüreğimi yakıyor aşkının ateşi.
Söndürmek için zemherinin soğuğu yeter.
Ne bağ isterim ne de bahçe,
Yalnız dağlardaki bir tutam kuru ot yeter.
Yalnız kaldım aç susuz ve uykusuz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!