göğüs kafesimi yırtmak istiyorum
gör diye kafesimi
ılık bir sevgi aradığım
yumuşacıksın düşümde
yumuşacığım
kırılganım düşlerimde de
dönüyorlar kendi eksenlerini etraflıca
elleri martı kanatları kadar hafif
kolları ağır olmasa uçacaklarına inanan insan
gözleri yumuk
ufku açık sarı çocuk
duygularım dalgalı bugün
fırtınası aşkımın
savurmakta hasretimi
yakmakta tuzu biberi denizimin
irkilerek kalktım yine
gökyüzüdür kadın
masmavi denizdir
dalgalı saçları
ve kıyıya vurmuştur
yanaklarından gülücük
Ah Attila İlhan
savaş acısı çöktü yüreğime
Erindim
gidişini görmeye gelemedim
Ağır romanları
bugün
bir garip dalgaların
rengin bir garip
seni alayım deniz
şeffaf bir kaba koyayım
dalındaki taze çocuk
kopar sen de
şu hayatın ucundan
somurtkan diye hayat
ve bir kaşık suda boğacak diye seni
bu gördüğünüz ben değilim
yalnızlık kabım
söylediklerim değil beni anlatan
içime gizlediklerim
bazen farklı bir ülke olur insan
bazen adada yaşamak isteyen bir deli
kimileyin ada olur küçücük gözleri
bakamasa da gökdelenler kadar yakından göğe
ve kanatları olmasa da insanın
ben genç bir şairken
büyümeyi çok isterdim
çünkü büyümek
“daha az acı çekmek
ve problemleri daha kolay aşmanın bir yolu”
diye düşünürdüm
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!