Ben şair olamam,
Devrik duygular taşırım içimde,
Bu yüzden, düz cümle kuramam......
Beni ne bir akşamcı, ne bekçi tanır,
Şiir diye oturup üç satır karalasam,
Kafiyeler kendinden utanır! ! ! ...
Akşamdır, özlemektir adın
Siyaha boyanır tüm yalnızlıklar
Gülüşün gelir aklıma zamansız
Saçlarıma pervasız dokunuşun
Öylesi yorulurum tenine
Bir sigara yakarım, sustuğum
Giderken bir çift bakış bıraktım omuzlarına,
Avuçlarım taze ayrılık kokuyor,
Henüz gitmişliğinin, hüznü çökmüş kaldırım taşlarına,
Şimdi bu sessizlik, dokunuyor..............
Ağlarsam, ayıplama beni sakın,
İyi ki sevmişim seni
Yoksa nerden bilecektim özlemeyi
Üç satır düşürdüm kuşluk vaktine
Zamansız kavgamda yenik
Çelimsiz kolumda çıban
Saplı bıçak sancısı oyy! !
Bu saatin bir geçesi yok..
Bir kalasıda..
Bir anlamı yok..
Anlamsızlığı da...
Heyecan verici değil..
Ya da korkutucu..
ben gecenin karanlığını sen de sevdim...
beyaza boyanmış rengiyle umudun,
zorda kalmayı,
dar'a düşmeyi,
satılmayı...
yalnızlığı sende sevdim,
İki hüzün, bir aşk...
Serseri sokak yalnızlığım
Yosma gecenin kasıklarında
Gel-Git bakışlarda kararsızlığım
Bu yüzden…
Bu gün de yoksun,
Sanki yarın, olacakmışsın gibi....
Düzeni baz alan,
Bir düzenbaz şıklığında zaman....
Tutuşturup gitmiş yüreğime seni,
Kalacakmışsın gibi......
Uzatamadım sana elimi kadın,
Tertemizdi senin avuçların…
Benimse parmaklarımda izi,
Henüz işlenmemiş suçların,
Ve kan vardı……….
Gel
Usulca sokul yanıma
Yalnızlığa inat, kanıma gir..
Geç kalmadık henüz
Kanat çırpan güvercin kadar
Bağımsız ve hürüz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!