Düşleri toplayan adam
mesaisine erken başladı yine.
Kaldırım taşlarını yalarken
sabah güneşinin alacası,
tek tek topladı
insanların bitmişlerini,
Her zaman kötü değildir ağlamak.
Unutmaktır bazen.
Yeniden başlamaktır sevmeye.
Boşalması gibi kara bulutların,
baharı müjdelemektir.
Silmektir tüm acıları,
uykudayım
bir uzak diyardayım
çamlı tepenin yamacında
çatlamış asfalttayım
arkam sağım solum belirsiz
önüm
İnsanlık;
benliğe, paraya, gurura düşmüş,
itaatsiz, nankör, günahkâr olmuş
hain olmuş, zalim olmuş,
kurumuş nehirler,
kırılmış mühürler,
Işıklar yanıyor körfeze karşı.
Işıklar,
gerdanlık misali ışıl ışıl.
Mısra mısra yağıyor göktaşları
lacivert geceye.
Görenlere müjdeci...
Denize paralel dağların kuytusunda
çok bekler boynu bükük dağ çiçeği, açmayı.
Oysa ne güneş ısıtır
ne yağmur ıslatır buraları, çok zamandır.
Ne gelen ne de giden kalmıştır artık,
antik kralların yolunda.
Daha dün benimleydin,
yanımda olmasan da.
Tüm sevginle,dopdoluydun içimde.
Şimdi
her kadeh senin için doluyor
ve her kadehle birlikte,
evler akıp geliyor dağdan aşağı.
küçük pencereleri, beyaz duvarlarıyla.
bahçelerinde karadutlar, üzüm asmalarıyla.
evler akıp geliyor,
kiminde köylü oturan hâlâ,
kimi, yabancıya peşkeş evler.
Sis altında erir
koskoca şehir.
Dağlar kayıp, evler gizli.
Bir boşluğa gider
yol çizgileri.
Sis, yutar insanı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!