kalbimde kelebek uçuşuyor
uzakları ve tuzakları seven
sesinde bir sevdanın yeli var
çarpık zor engebeli yollarda
kaç kez sevdim seni rüyalarımda
Titrer kelimeler ağzımın ucunda
Bir son nefes gibi, donmuş ve çıplak,
Eski fotoğraflarda yabancılaşır
Tanıdık çizgilerim, artık uzak.
Damla damla süzülür
Biraz sen kaldın, biraz da gece
Yarım kalan cümlelerde gizli hece
Sustum, içime aktı sesin
Zaman değilmiş iyileştiren şey
Gözlerinle başlar her veda
Çökerken akşamlar, ağır ve yorgun,
İçimde genişler sessiz bir boşluk.
Tatlı hatıralar, ömrümden süzülüp,
Yalnızlığımı kucaklar ılık bir sızlık.
onun gözünün üstünde kaşı var
bunun yüzünde beni var
şunun burnu uzun havası var
onu bunu sevme beni sar
-mademki beğenmezsin güzelim
-söyle ozaman kimi seveyim
Seni sevmek dokunmak mı bilinmez
Seni senle yaşamak hiç bitmez
Tadında sarhoşluğum bedeninden gitmez
-Sonsuz hasret bitmez zor gelir bana
-Düşmedim senden ayrı gitmedim uzaklara
Bir yarım kaldı hikâyemiz,
Diğer yarısı kırık aynada.
Sen ve ben, iki acemi oyuncu,
Aşkın sahnesinde bocaladık durduk.
Gözlerimiz buluştuğunda,
Benim de hayallerim vardı,
çamaşır ipine asılmış rengârenk balonlar.
Gökyüzüne salacakken
ellerimi kestiler önce,
sonra maviyi unuttum.
Gözlerin geçer aklımdan, cam gibi kesilir düşüncem.
Bir mavilik yankılanır içimde, dağılırım usulca...
Sızlar içimde,
çelikten oyulmuş bir özlem gibi.
Saçların göğsüme dokunur,
Dağın başı duman duman
yol yorgunu bir çift ayak
dilinde eski bir türkü
gönlünde paslı bir bayrak...
Üşür gece, taş da susar




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!