Tunay Bozyiğit Seyduna Şiirleri - Şair T ...

Tunay Bozyiğit Seyduna

Yüreğimi yalnızlık yaptım akşamlara

akşamlarıma herşeyden biraz alırım
rakıya mavilenme limanına sığınma başta...
hasretlediğimin gözleri onun yanı başında...
rokayı rakıya çalma ötesinde...

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

yüreğimi zehir etme
mezar taşına benzetme
iki elim kızıl kanda- yakanda
kan tutsun yakanı gitme

akşam gibi çöktü üstüme efkar

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

Yüreğine selam söyle

kirpiklerin kuş kanadı, konsa yürek dalıma.
dudakların ah amanım, gelse ağzım feryadıma.
dudakların ah amanım, yetse ağzım figanına.
düşüm sensin, ülkemde sen, yurtsuz kalırım sen gidersen.

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

yüreği temizlemek vaktidir

kalbimde aşık olmak arzusu
yani yaşamın yarısı ustam cibran
kalbim kızgın kıpkızıl güneş solumda
susta duruyor haykırmak arzusuyla

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

Yürek göçü

nasıl da inceden işleyen bir sızıdır bu zulümlü gece.
oysa daha dün, simsiyah bir gül görkemiydi yüzün.
seher sabahını sırtlardı dağ başı omuzların,
bakışların süzülürdü gözlerinin buğulu şafağından.

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

nere gitsen bana varırsın bendeki sen isen
kollarını açmış bekleyen ayrılığa mı gideceksin kadınım etme!
ayrılık geri tepen bir tüfektir bende eskiyen gitme!
o nehir yatağını bende kuruttu yedeği de yok
bir intihara meyletme!
koynundaki kumrularınla göz göze uyumak varken

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

Yürekten doğmak fena...
kurumuş dere yatakları ki
gözyaşımdır...
Sustu içimin cümle suları
ateş olmayacaklar ağzımda
dudaklarım mührü kül...

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

Yüzleri bulandıran

And içmiş ay
kendi gibi, gecemin yüzünü bulandırdı
uykuyuda bulandırdı yüzümde
her keresinde bunu yapıyor dolunay

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

Yüzüne çok yakıştırmışsın dağınıklığı

Yanlış aşksa usta olsanda kullanamazsın
tükenir,yangınlaşırsın...
dağılmanı anlaşılır kılıyorum
başka karşılığı olmazdı, inan ol

Devamını Oku
Tunay Bozyiğit Seyduna

Yüzün okunmuyor sesinde

seyduna bir yanıyla sırtını dağlara yaslamış, rahat rahat uyuyordu.
diğer yanı sevda kılıcından geçiriliyordu, hasretin sütlü şafağında.
her ah da ciğerine kan otururdu.
buzdu, kapkaraydı dağların kuytuluğu.

Devamını Oku