büyüttüğünde çiçekleri
ve uyuttuğunda geceleri
kapıların arkasında durduğunda uzun uzun
kelimelerin gölgeleri bir insan boyunu geçtiğinde
sevdiğinde sarıyı
kalabalıktır gülüşün
sokaklarda yaz mevsimi
bir vapur insan
sıcak güneş gibi
bir kucak gül gibi
dal gibi bir zeytinde
gülüşünü yarım bırakıp küstüğünde
kış kapıda
sanki bütün yollar kapanmış
üzüntüsü verdiğini
o bilmeyecek
güller bahçesinde rüyada gönlüm
tutup bıraktı diken bahçesine
cehennemi cennetle bir gördüm
uyandı aklı sabahların
uyandı nişan almış
Yarım yamalak cümleler kurup
Yazıp çizdik
Çoğu zaman yalnız
Hazırlıksız
Bir kısa ömür
Duruşun bitmiyor
Hemen giriveriyor kapıdan
Alacası sana karışmış
Rüzgar
Öpüşün bitmiyor
ağlayan damlalar asılı duran zemin
hepsini toplayıp sana veririm
gömleğim kan Yusufdan
kuyusunda ömrümün kıymetlisi ne varsa
bir tek acılarım benim
nereye gideyim
vuslatı vuslat değil
asrı hüzün devrindeyim
ihaneti mızraktan
Yusuf un kuyusundan derin
bir rüzgarla havalanırdı kuşlar
bir rüzgarla çevirirken pedalları
ve bisikletin mahzun kalmıştı bir zaman
ve biz onu üç kuruşa satmadan
Babam
bardakla konuşan
demire küsen
küsmeye öyle alışarak
yani böyle arkadaş gibi olan
bir ev düşünen sonra
dikine bir kahır bir mügala
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!