ah Olriç
hangi masalın içinden çıkıp
İçinde aşk olmayan
şiirler yazıyorsun bana!..
saray balkonundan
“ne düşünüyorsun” diye soruyor, her gün birisi!.!.sorsun tabii de, bana değil, sorulması gereken yere yada kişilere sorsun!.benim ne düşündüğümün geleceği kurma, halihazır durumları kurtarma konusunda herhangi bir işe yarayacağı yok çünkü!..tutup ne düşündüğümü şuraya sıralasam, bundan kendisine pay çıkaran, yararlanan birileri de olmayacak!..bu durumda düşüncelerimi yazmaktan vazgeçtim!..
dedim de; huyum kurusun, hemen çark edip, yazacağım işte!.sadece ben miyim bir öyle, bir böyle laflar eden; sabah başka, akşam başka tam tersini söyleyen, fırıldaklar kümesinin elemanı olan!.sadece ben miyim dosdoğru olmayan; değilim di mi!.yat kalk birbirini yalanlayan sözler arenasında debelenip durmuyor muyuz sanki!.olanların, yalan olduğunu kim inkar edebilir ki!.
geleyim konuya:
bir evlere baktı
bir de sokaklara
sokakta yaşayan kedi!..
sesinde yas
bağrındaki taşa yatırıp
kıvırıp kıvırıp koydum
yare giden bütün yolları
evimin içine...
odalar arası otoyol
kapılar tünel
bunların horozlardan korkan Osman olduğunu anlamıştım ama,Osman olamadan Osmanlı olmalarına akıl erdiremiyorum...
demek ki akılsızın tekiyim!.bu yargıya varmam için, bindebir bile olmaktan uzak Ali'nin konuşmasına kulak asmam kâfi geldi...
ne dedi peki bu bindebir..."Hayriye-i vaka" 😀
oturdum
kendimi açtım önüme
harflerimden başladım okumaya
yavan bir hayat hikayesi döküldü dilimden
kıraç toprakta fareydim
kuruyan denizde su samuru!.
evdeki düzenimin karmakarış olmasına sebep olan biri var evimde!..ben bizim evin papazı diyorum ona ya,ben böyle söyledikçe,iyice papazlanıyor!..bu papazın bir de sevgilisi var,ikide bir telefonla konuşuyorlar!..beni anlamadı sanıyorlar ama,anlamaz olur muyum hiç!..kim kimin sevgilisidir,kim kimin dostudur,düşmanıdır hepsini bilirim ben!..bizim evin papazının sevgilisi çok uzaklarda!.hatta okyanus ötesinde!..adını bile biliyorum,he valla!.:))ama söylemem,ketumum ben!..söylersem eğer,papaz iyice papazlanır sonra!..dedim de,artık bir şeyler düşünmem gerektiğini anlamış bulunuyorum!..
işte bu papaz,yetti imanıma canıma!..hani terliğini ayağına vermesem kızıyor,hazır yemeği tabağına koymasam kızıyor...sırtını keselemesem kızıyor!..sigara parası kalmasa kızıyor!..efendim desem kızıyor,demesem kızıyor!..bu durumda hem kendim için,hem de onun için geçerli bir karar vermem gerekiyor de mi yani!..insan hayata bir kere geliyor...huzur içinde yaşamak benim de hakkım olmalı!..ne diye evimin içini huzursuz duruma sokan bu papazın kahrını çekip durayım yani!.çekmeyeceğim işte!..
yarından tezi yok,mahkemeye gideceğim!..papazımı serbest bırakacağım!..topla palanı pırtını,git sevgilinin yanına diyeceğim!..
dün bankaya gittik. gittik derken,ben ve eşim...neden mi?
rahmetli babamdan kalma, Türkiye’min en kocaman kentinde kentsele uğrayan minicik bir dairem karşılığında ödenen kira parasını çekmek için.
taktık kartı matiğe, girdik şifreyi, yazdık gelen kira bedelini, bastık tuşa, para gelmez!..para gelmeyince, bir yazı düştü ekrana:
eskidi zaman
benimle birlikte
yüzü kırıştı saatlerin
hiç bir şey yok artık
güneşin elinde!.
Tayyibe hanımi yıllar yıllar öncesinden tanırim ..kelimeleri yan yana getirmekteki ustalıği tartışılmaz .
Canım öğretmenim
Günümüz kutlu olsun.Hep güzellikle,sevgiyle ve çocuk yürekleriyle dolu olalım.
Ama ben okumayı özledim...
Öğretmenimi..........