erken seçim mi; ilahi!..
kim kimi seçecek ki; ilahi!..
seçenlerin seçtikleri ne yapıyor peki;ilahi!..
şimdi efendim!..ben de emekli bir vatandaşım. emekli olmanın kötü bir şey olduğunu, imam maaşına bakınca anladım!.ah dedim, keşke ben de imam olsaydım!.bildiğim üç beş dua ile kıldırırdım namazı; amin deyip çıkardım cami kapısından!.hem de en önde!.arkamdan gelirdi cemaat!..zaten kaç kişiydi ki!.caminin dört köşesinde, dört kişi; bir de ben!.
ben, yani imam olduğum zaman ben!..günün, toplam iki saatinde kıldırırdım namazı üç beş kişiye, kıvırırdım binlerle papeli!.minarenin merdivenlerini tırmanmazken hem de!.şerefede ezan okurken düşeceğim korkusu yaşanmadan hem de!..sağolsun devletim; yükseklik korkusu yaşatmadı ya bana; bütün dualarım onadır billahi!..
imam olmak, itibarlı olmaktır bir kere!.”hoca efendi” der sana, kime raslarsan rasla!.seni görünce, eli ayağı tutuşur insancıkların!..cennetin kapısında bilet satan biletçi sanırlar seni!.neleri var, neleri yoksa vermeye kalkarlar bilet alabilmek için!..alabilirler mi peki; asla!..çünkü yoktur böyle bir şey!.kendi cennetini kendisi yaratan uluslar kervanına bir türlü katılamayız bu yüzden!.
eyyyy diye seslendim
tarlama acı biber eken adama!.
yüzünde pis bir astar
o da “eyyy” dedi bana!..
çakıldık; çakılmış olduk!.
hem de nasıl çakılmak ama!.
ayaklarımız ucunda çukur, sırtımızda rüzgar!..
başımız üstünde bir yakıp, bir söndürdüğümüz ışık!.
ışık dedim çünkü; elektrik dedirtemezsiniz bana
dersem ne olur peki; çok açıkkkk!...
alo ahali orada mı, burada mı, karada mısınız?
bence hem orada, hem burada, hem de karada olun!.sakın bir yerlere gitmeyin, oturduğunuz yerde oturun!.bak, haberler iyi değil!..Nijerya sahillerinde bir gemimiz korsanların saldırısına uğramış...Azeri bir gemici öldürülmüş, onbeş tane gemicimiz kaçırılmış...gerçekten çok üzüldüm...nasıl üzülmem ki, gemi bizim, gemiciler bizim...üzülmemi istemiyorsanız, hiç terk etmeyin yerinizi e mi!..arasıra buraya gelip bir selam çakarım size, sevgiler gönderirim, iyi haberleriniz geldikçe sevinirim...hatta, tutup öperim hepinizi!.
ah bir de gemicilerimiz ile gemimiz kurtulsa, Afrika’nın bu uyanık korsanlarından!..inanın çok sevinir, mutlu olurum...sakın siz de gemilere atlayıp, gitmeyin ellerin bilinmeyen denizlerine...çıkın dağlarımıza, dağ kuşları gibi türküler söyleyin “yandım allah” üstüne!..dedim de, gerçekten yandık beh!..
öldün
mavi kefenle sardım
yıldız yaptım gözlerini!..
gece başladı sonra
yıldız ışığı aydınlatmıyor
bugünlük işim
küfür sözlüğümü kalınlaştırmak olacak
nereye giderse gitsin
ya allah(!) diyerek başlıyorum işte!.
elbet birileri sahiplenecek onları
salondaki komilere şöyle bir baktım!.kimler yoktu ki!.teyzeler, yengeler, bohçacı bacılar, kuaför güzelleri, sakallı sakalsız dayılar, emmiler, enişteler, falanlar, filanlar!..
oturmuşlar dizi dizi; pişecek pilavı beklerler!.😀pilav pirinçten olup, Şattülarap’tan gelmiş!..biliyorsunuz, Şattülarap bizim sularımızla yeşerir!.bizim sularımızla büyür hıyarlar, pirinçler, çakırdikenleri!..tarih boyunca böyledir bu!..
pilavı pişiren aşçının, aşçı diploması var mıdır, yok mudur bilemem!..belki de vardır, belki de yok!..belki de gerçektir, belki de sahte!..beni ilgilendirmez doğrusu!..ben pişireceği pilavı hangi tencerede pişireceğine bakarım açıkçası!..mesela tencere, tencereden çok üstü açık varile benziyor!..varilin içinde ateş yakıyor, pirinçleri de içine atıyor; pilav aşçısı!..
şu ötesi yok mu
üstünde yürüdüğüm köprünün...
altımda gümbürdeyen suya
mürekkep damlatsam
köpük oluyor
sanki baloncuk sabun...
Tayyibe hanımi yıllar yıllar öncesinden tanırim ..kelimeleri yan yana getirmekteki ustalıği tartışılmaz .
Canım öğretmenim
Günümüz kutlu olsun.Hep güzellikle,sevgiyle ve çocuk yürekleriyle dolu olalım.
Ama ben okumayı özledim...
Öğretmenimi..........