meğer iki kişilikmiş yaşadığım bu şehir,
sen gidince yalnız kalışımdan anladım
ve iki yüzlüymüş kaldırımlar,
sokaklar, evlerin önündeki ağaçlar;
bana sırtlarını dönünce bunu da anladım...
yine taktım koluma,
meğer ne çok sevmişim ben bu şehri...
...
öyle avare avare ellerim cebimde,
sokaklarında tozup gezmeyi.
özellikle akşam vakti,
henüz güneş batmadan,
merak etme
kimse bilmeyecek ismini.
gizleyeceğim,
şiirlerimde sana sen diyeceğim...
olurda bir gün gelir
Merhaba sevdiğim, hasretim,
Son baharım, cennetim,
En çok özlediğim merhaba.
Hep olduğu gibi yalnızım.
Yoksun, hayalin yarenim.
mevlevi olur,
aşkına semah dönerim...
aynam olur durgun suların,
seni seyre dalarım.
bilsen nasıl güzel seni sevmek...
Müptelayım sana, elimde değil,
İçime çekiyorum zehrini bile bile.
Kalbinin içine her girdikçe,
Gözlerinin derinine indikçe
Zihnim bulanıyor, eriyorum.
Ben olamıyorum, kalmıyor
mutlaka bir gün,
ölür herkesin sevgilisi...
ama tam şuranın içinde,
ama uzak bir köşede...
ben istedim ki,
gözü açık gitmesin düşlerimizin...
mutluluğu unuttum,
razı oldum...
yitirdiklerim içimde.
tenhaları seviyorum inadına.
muzdaripim aşktan yana!
şikatetçiyim hayattan,
kaç kez selam verdim oysa,
birini alsaydın bari...
bu kadar da be güzelim,
vurdum duymaz olunmaz ki...
naif hallerin,
hatıra kaldı bu kentin zihninde...
ayak izlerin ise misafir, yosun kokan
kaldırımlarında İstanbul'un...
her gece olduğu gibi yine ben;
almışım hayalini karşıma,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!