Bu Filistinin yaraları ne zaman sarılacak
Bunlara yapılan şiddet ne zaman kırılacak
Bu Yahudi heyulası ne zaman durdurulacak
Yine senin yaraların kanıyor Filisitin
Altmış yıldır senin yüzün gülmedi
Karanlık ruhlarımıza aydınlık ver
Körleşen kalbimize muhabbet ver
Duygusuz ve arsız halimize ülfet ver
Kalplerimizdeki ayrılıklara tevhit ver
Küfre düşen gönüllerimize izzet ver
Kendi benliğimize yabancılaştık fıtrat ver
Yarabbi senden istiyoruz
Günahımızın bağışlanmasını
Tövbemizin kabulünü
İbadetlerimizin kabulünü
Yarabbi senden istiyoruz
Bu geceki kandilimizin
Gider oldu kızım; Esma Eda
Kaldı geriye, hoş bir sada
Nişanlandı, zaten içti bade
Gider oldu kızım; Esma Eda
Gitmesi dert, kalması dert
Nur bir ışıktır
Nur bir ziyadır
Edep bir hayâdır
Bunu anlayana
Kalbin nurlandı mı?
Ben, bir yağı gördüm
Düşmandı, yağı gördüm
Öyle ölü gibi, sağı gördüm
Ben, bir yağı gördüm
Felekten, kam çalanda
İnsanlığın feryadını kim duyacak
Duyanda ne söyleyip ne diyecek
Bunca sorunu kim çözecek
Ah! Bu çığlığı kim duyacak
İnsanlığın ahlakını kemirdi
Sen aslında bir topraksın
Savrulan bir yapraksın
Aslında bir damla meni’sin
Nefsine uymuş bir cani’sin
Yeni askerlerimiz
Biri Ömer Biri Yusuf
Ömer Kırklareli’ne
Yusuf Artvin’e
Biri batıya biri doğuya
İkisi de kuzeyin sert iklimine
Ey İnsanlık bakın; Halep yanıyor
Yine canlarımız, yaralarımız kanıyor
Bir mahallede, bölgede halk sıkışmış
Ey İnsanlık bakın; Halep yanıyor
İnsanlık günlerdir, aç susuz perişan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!