"Gayrı yeter bu ayrılık, dön" diyormuşsun,
Pişman olup gözyaşı döküyormuşsun,
Gece gündüz uykusuz kalıyormuşsun,
Unut, ne ben o eski benim ne sen o eski sensin.
Aramız bir küskün bir barışıktı,
Müslüman dünya malı peşinde,
Zan eder saadet, huzur meşinde,
Koşturur arzusu, nefsi peşinde,
Bilmez ölüm kendisi peşinde,
Küfür imanını söndürme peşinde,
Vaz geçmez, hep cihadı peşinde,
Kerkük'ten sefer oldum Ardahan'a,
Mehmet Çavuş mavzer attı sırtıma,
Anam karalar bağladı yaşmağına,
İpek mendil miras oldu nişanlıma.
Ocağın sönsün zalım düşman oy,
O kadar özel görme kendini
Milyarlarca insandan birisin
Geçmiş, şimdi ve gelecek çağında,
O kadar mühim görme kendini,
Milyarlarca insandan birisin
Geçmiş, şimdi ve gelecek mezarında,
Öldürür ihanetler bütün sadakatleri,
Öldürür terk etmeler bütün sevdaları,
Hiç düşünmez faili sadık olan sevdalıları,
Kurşundan ağır yük bırakır ardında,
Hergün mezarı kazılır güven enkazında,
Dünyanın kahreden ağırlığı taşınır kalbinde,
Olmayacak bir sevdaya düştük
Neylersin kalbe söz geçmiyor,
Damar damar yakan ateşe düştük,
Neylersin kalpte yangın sönmüyor.
Gözlerden çakan şimşek gibi,
Sönmüyor yaktığın yürek yangını,
Yandı canda geceler, gündüzler,
Çaldı özümde ne varsa yürek yangını,
Nerde gözümdeki taze sevinçler?
Küle çevirdin sevda şehrini,
Ömür kısa, emeller uzun,
Gel sevdamız ebedi olsun,
Solmadan tenimiz, yüzümüz,
Unutulmadan ismimiz, yüzümüz,
Gel sevdamız ebedi olsun.
Ömür kısa emel uzun,
Tatlı olmalı her sözün,
Bal satmalı hep yüzün,
Perdeli olmalı gözün,
Beytullah'tır kalp dediğin.
Gül utangaç al yanağına bakarken,
Bülbül mahcub dil figana başlarken,
Ay çekilir geceden yüzüne değerken,
Selvi eğilir ihtirama sen salınıp giderken,
Sabır sabra gelir gönül seni beklerken,
Öyle bir vakit gelki vadesi ne çok ne erken.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!