İlyas Dağında gezen kuş idim,
Yaprakları kumaş eden nakkaş idim,
Daldan dala uçarken gönlü hoş idim,
İpleri elvan libas eden baş idim.
Devrilir beni görünce sanemler,
İncisisin kâinat deryasının kabuğu incitme,
İncisisin varlık mayasının tekneği incitme,
İncisisin ziynet gerdanının karatı incitme,
İncisisin elvan gülistanın miski amberi incitme,
İncisin, nisanın sırça gönlünü incitme.
Menfaat olmuş kıblegâhımız,
Saltanat olmuş secdegâhımız,
Makama satılmıştır imanımız,
Ne kadar gafil, kör, bedbahtız.
Sonu gelmez dünya tamahımız,
İnsan bu, ömrü bambaşka mecralarda,
Kiminin ömrü biter yollarda,
Kiminin ak gerdan kollarda,
Kimi yıkanır yedi iklim sularda,
Kimi kömür karası çamurlarda,
Kiminin arzusu huzurlu uykuda,
İnsan dediğin kuru beden değildir,
İlle de sözü şen olmalı.
Canan dediğin sade bir ten değildir,
İlle de özü can olmalı.
Olmasın başımda hiçbir tasa,
Benden yana olsun her yasa,
Afili araba, makam ile masa,
Bir de servetle dolu bir kasa,
Hem de olayım İsa ile Musa,
Bir elimde şifa, bir elimde asa,
Haber göndermişsin,
"Biz ayrıldık" demişsin,
Şiirlerimi gönderecekmişsin,
İstemem, sende kalsın.
Artık sevmiyormuşsun,
Yaptığı iki günlük iyilik,
İstediği ömür boyu kölelik,
Ne gelsin böyle bir iyilik,
Ne de olsun öyle kölelik,
En iyisi kadere amelelik.
Kaç kere geçtin kalbimden
Yıkıcı bir tufan gibi,
Geride kalmadı zerre kadar tozum,
Kaç kere geçtin akılsız başımdan,
Pişmanlıklar bir türlü düşmüyor yakamdan,
Başımı duvarlara vurmak çare değilki.
Kaç para kalp atışı?
Kaç para aşk bakışı?
Kaç para can yakışı?
Kaç para kan akışı?
Kaç para eder insan?
Kaç paraya değer şan?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!