Sen miydin, hayâlin miydi
Varken yanımda
Kim demiş hab- ı Ummanlara daldığımı?
Başımı cama dayayıp
Saklayıp senden yüzümü
Pertavsız dev bir aynada
Gelecek bir hayatın hülyasını kurarken
Görünen güzelliğe gönül dalıp gidiyor
Fikrimi ince, ince ona buna yorarken
Gözümü bir açtım ki emsâlin teyze diyor…
İkimiz de akrandık, bir iki yaş arayla
Perişanım gönül hâline ağlar
Kara haberlerin cana zülmüş yâr
Gözden akmasa da gönülden çağlar
Baldıran içinde bile gülmüş yâr.
Hem uçurum hem yokuştur
İçimde akıl
Yuvarlanır, yuvarlanır tırmanır...
Hislerimin rengi olmasa
Hani
Tutunuvermesem iplerine
Bir gün
Güneş de açar elbet
Kara gün kararır, kalır değil ya
Şimdi hava soğuk
Kırağılar yağıyor her sabah bakışlarıma
Salkım saçak buz tutuyor ıslanan kirpiklerim
Ağlayışın sindi zamana
Senin bebekliğin sindi
Hoş geleceğin sinmişti, önce
Annenin yüreğine
Hoş gelmişliğin, gülüşlerin
Şimdi kokun siniyor
Bu kaçıncı kopuştur, yağmur yağmura veda
Fırsat mı kollar bulut, nöbette mi pusuda
Söylenesi sözcükler, erirken tuzlu suda
Nefesimiz yetse de, bulutları dağıtsak...
Bu kaçıncı kopuştur, ıstırapla kol kola
Gidiyorsun ha?
Bir yumağa sarıp
Gelişinle çözdüğüm
En dolaşık çilemi...
Ve şimdi
Görsem dedim gördüm bitti
Gönül hiç kanıcı değil
Vuslat, vuslat dedikleri
Aşkı var sanıcı değil…
Hem bilir aşk özlemekte
Türküler yaktım ya hasretten yana
Belki duyar feryadımı dağ dedim
Bugün çok mutluyum gurbetten yana
Hatrımı sordu yâr, canım sağ dedim…
Küllendi sanırken harlandı közler
İnsan su gibi
Bulunduğu yere ve karşılaştıklarına göre şekillenir
Bazen isyanla yıkmak ister engelleri
Sonra durulur
Kırılır zaman zaman,ayrı kalır mecrasından
Kurur hasretinden
Hasretin acısı vuslatın tadı kadar kısa olmaz
Bazen ömür boyudur
Ama hasr ...
Siirlerini büyük bir begeniyle okudugum müstesna bir yürek,,Duygu caglayani.. Hem serbest hem hece hem aruz yaziyor,,Aranilan,ihtiyac hissedilen bir saire benim icin..Siirlerinde yüregim cirpiniyor cogu kez,, Ablacigim yolun acik olsun,, sevgilerimi, saygilarimi birakiyorum sayfaniza