Sultan Yürük Şiirleri - Şair Sultan Yürük

Bari gönlünü bırak beden aşsın yokuşu
Şimdi sorarım sana, kendin gidiyor musun?
Bu gidişin ardı ki, kıyametin kopuşu;
Şimdi arkanı bana döndün gidiyor musun?

Kaldırır enkazımı kazır da artık bir vinç

Hasretin sabrıma yüzünü astı
Nedir bilemem ki cânıma kastı
Gönlümde gezinen cânımın dostu
Arada bir hatır soruşun yeter.

Bulutta damla ol yanmasın gafil

Kalbimden geçtiğin oldu diyorsun
Geçerken gönlümü gördün mü bilmem
İçime sualler doldu diyorsun
Birine bir cevap verdin mi bilmem.

Sorguya cevabı kalbinde ara

Şansımmış
Şansınım demiyor ama
Bütün hayır duaları kabul olası...

Çıkacaksan diyor insanların karşısına
Şans gibi çıkacaksın

Derin uyur hâllerden kalbim çarparak Allah
Uyandım çeke, çeke Lâ İlâhe İllallah…
Yedi kalmış aklımda, neydi Ya Resul Allah
Saydırdı Rabbim hece, Lâ İlâhe İllallah…

Nasıl anlatsam bilmem aslı biliyor Allah

Kırık olmayan yerinden, uçar kanadım
Açık olmayan
Kapılardan geçerim...
Yağmur öper gibi toprağı bir bir
Çiçek açan
Yerleri arar gibi

Sen; maviye tutkun, tutuklu
Ben sana mahkûm…
Ben penceresiz
Ben çaresiz
Hep gecedir hep karanlık
Hücremin bacasından tüter

Bir kesâfet var bugün sana dair yâr bende
Görülmemiş değildir lâkin farklı biçimde
Senden mi gelir bilmem sarhoş eden bu rüzgâr
Yoksa yine mi yetim, bu aşk benim içimde?

Değişik bir hâleti ruhiye sardı beni

Sus dilim sus, ne bu hâl, yara bizim yâr bizim
Ne mutlu aşktan yana ikbalimiz var bizim
Ağyâra dert duyurma, gam çekip bir vah demez
Hem gönül ikliminde; sevdalı diyar bizim.

Varsın uçuşsun kuşlar gönlünün gökyüzünde

Yeniden düşmesin gönül tuzağa
Uçuşum bu yüzden biliyor musun
Arayı Fizan’lar gibi uzağa;
Açışım bu yüzden, biliyor musun?

Kim hoşlanır sanki böylesi nazdan