giderken
korkmadım
açık bıraktığın karanlıktan
daha uzun bir süre
korkmayacağım
bir eylül ikindisine
sıkıştırdın ayaz aralık gecesini
daha yaprak dökemeden
hasat edemeden serpiştirdiğin
bir tutam kar ensemde
ölüm sessizliğinde sinsice
zaman döndü değdi yaşamı yaktı
çılgın bir suskunluk bağrına bastı
ağırlığında tutulmaz deli aşktı
bu sebep herkes nazarlı baktı
kurudu gökte kör bir rüzgar aşk asıldı
gizleniyor ışık
gece karanlıklara
meyve ağaçları dikmek istiyorum
yollara
anlar mı sokaklar
elmadan
aşk
sevgi tutku olmuş
ateş sarmış
tutuşmuş alevler içinde
yürümüş patikalarda
alacakaranlıkta olgunlaşacak
şarabım
dolum zamanı bu an
vakit gelecek
utandıracak tadım
aç koynunu
mayıs baharı
ben geliyorum ya
deli dolu
yana yıkıla geçmişimden
ikamet adresim
rüzgar
adım ateş
sanım alev
yaktım yıktım
hem de yana yıkıla
adam kırmızılıydı
kırmızıydı kadın
kızıllığa soyundular
kırmızı kaldılar
ağlarken kırmızı
dün yoktu AYMIZ
binlerce yıldız boş bir gece gökyüzü
sen olsan
bir hayal
dokunsa parmaklarım
mutluluk ya da huzur için ne gerek? işte onu diliyorum dostuma,onun olsun.....
Tekrar merhaba
Yazdığımı tekrar okuyunca; şiirim uzarsa ne olur ki diye bir soru yönelttiğinizi duyar gibi oluyorum..Haklısınız..Bir kere şiir uzarsa, yarattığınız hüzün ya da coşkuyu dizginlemek zorlaşır, ikincisi kurgudan uzaklaşırsınız farkında olmadan ve şiir, içinize düşenden farklı bir şi ...
Merhaba
Size şiirinizle ilgili yazacağım kısaca..Yavaş yavaş öykülemeden kaçınıp, lirizme yönelin diyeceğim..Öykülemeyle hüzün yaratabilirsiniz belki ama metafor (bir anlamda uçkunluk yaratmak zordur) ..Öykü kipinde kaldıkça, şiiriniz zorunlu olarak uzayacaktır.Zira öykü eksikliği reddeder, bir ...