Sadece;
Ve
sadece;
Yağmur yağdığında seviyorum
Kahrolası gurbet ellerde
Bu şehrin insanlarını.!
Bulutlar kendi zikrini yapar
Toprak nasiple kımıldar
Kuşlar rüzgârla yarışır
Ağaçlar uykunun dibine soyunur
Yaprak kuytuya savrulur
Zihnimdeki her bir halin
Hâkimse bugünüme yarınıma
Mutlu etmez mi çöllerinde Leyla olmam
Kesintisiz aşkına alışkanlığım mutlu etmez mi seni
Duymuşluğum var
Yargılanan Leyla mıdır?
Yoksa şirin mi?
Açlığı doyuran Çatlayan buğdaymış
Mübarekten sayılırmış
Anlatmakla bitmez yazmakla bitmez
Hallerim perişan sen yoksun babam
Derdi destan edip dizmekle bitmez
Dillerim perişan sen yoksun babam
Mezar taşlarını dizip döşeyen
Gönül gözlüm
Önce yağmurlar yağdı
Sonra ıslandım
Sonra sen geçtin gözlerimden
Sırsıklam âşık hallerin geçti
sonra kelebekler geldi saçlarıma
Onarılamaz sevdaların ölümcül gülümsemeleri
Masalsı sözlerle göç yollarından gelir
Ankanın kanatları tutuşur, biz yanarız…
Sana benzettiğim yüzlerde seni toplamak
Sana türküler yakmak
Ellerini terse çevirip de
Unutulacağını mı düşünüyorsun
Düşlerimden bölünüp atılacağını
Sana yazdığım şiirlerin yok olacağını
Aklının ucundan bile geçirme
Şarkılardan çıkartıp anlatsam seni göklere
Tenim sevinç titretir.
Güneş tüm dünyayı aydınlatırken
Yüzümdeki manayı senden alırım.
Sis kılık değiştirir,
Gözlerinde güneş toplarken
Geceleri yıldızlarla donatan
Hangi sevgiliyi bir güne
Bir günün pahalı reyonlarına mahkûm edebilirsiniz?
Tatlı bir tebessümden öte hangi hediyedir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!