Dağların sümbülüyüm
Bağların bülbülüyüm
Cânânımın gülüyüm
Koklayan kul istemem
Tâhtıma kul istemem
Bu bayram huzurum tatile çıktı
Bir daha uğramam ona zor demiş
Adım mazlum iken katile çıktı
Meramını bile dinlemem demiş
Bu aşk yüreğimin nasırı olur
Nasıl anlatayım kelime yetmez
Dünyâ dediğiniz hiç mutlu etmez
Ölse bile yine beni terketmez
İşte o gördüğün benim sevdiğim
Bâzen ceylan gibi sekerek gezer
İnsan bir hamaldır yük vurulur da
Bazısı ezilir küçük olur da
Devlerin aşkları büyük olur da
Taşımak mâhâret ister azîzim.
Bir aşkın elinde olursun köle
Üstüme düşenin kaldım altında
Aradım dost eli uzandığımda
Avaz avaz sesim çıktığı anda
Sokaklarda patlar,ister istemez.
Kırılmıyor ne yaptıysam inadı
Lale sümbül gibi yalvarışlarım
Kelepçeli diller dilekte hüsran
Fizandan duyulur yakarışlarım
Yitik duygularda yürekte isyan.
Mavi beyaz umudumu bağlayın
Yalan dudaklardan miskin bir ıslık
Lâdes dirgeniyle savurur beni
Bileylenmiş durur kötü kör bıçak
Yaran hafif diye avutur beni.
Nefesim can verir istim üstünde
Bilen bilir beni özümle sözüm
Birdir, kusurumu dostum af etti.
Hatırıma baktı şu iki gözüm
Ama elli âlem beni mahf etti
Ben içimi döktüm iç dayanmadı,
Mahkum oldum ezâya
Kurban gittim kazâya
Suçsuz yere cezâya
Îtirâz ediyorum.....
Harâmın damlasına
Bozkır kralları uçmaz yiğitler
Ölse namerde el açmaz yiğitler
Aslı nesli belli bu koç yiğitler
Huyundanmıdır at peşinde koşar.
Eyyama kalkışır fikri sabitler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!