Sokak lambalarının altında suskun gece
Mehtap henüz yeni doğmuş bebe
Arınmaz kirli gün,yorgun günahlarından
Kim tutar yağmuru yağsa şimdi bulurlardan?
Kumsalda dinmiş denizin uğultusu
Havada poyraz kokusu
Havada kasvet
Böyle miydi gönlümdeki hasret?
Kokumuş rıhtımlardan süzülür
Gün,doğmamış kader mahpusları
Kime niyet,kime kısmet.
Yağmur bulutunun içine gizlenmiş haylaz bir çocuğum
Akarım yeşile bir şeytan uçurtmasının tepesinden
Alacakaranlıkta haykırır delirmiş güneş
Hain, cimri ve kıskanç
Işığını sakladı sisler ardına
Bekledim bütün bir gece
yıldızlar akıyordu saçlarından
gözlerinde günün yorğunluğu
yüreğinde çoğulcu sevdalar
gelmedin, ben gibi
kırılmıştı aşkın yeli.
Saçların her zamankinden beyaz yar
Yoktu böyle gönül sarhoşluğun
Zamanında yağarmış kar.
Akıl almaz gidişlerinde ben yorgun
Sende dil tükenmiş adamakıllı suskun
İstasyonda bekleme pimi çekilmiş
Saksıyı oynatmamalı yerinden
Tülün rengi bildim bileli mavi
şu gördüğün eski masada
Güvelerin sesi uyutmaz geceleri
Saçlarımı hep böyle dağınık severim
Geceden kalma uykusuzluğumun sarhoşluğu
Yorgun,ellerim ayaklarım,gözlerim sisli
Odamın kırık penceresinden silik seslerini duyduğum
Karşı kafetaryanın kahkahaları,kemanları
Ölmüş denizin kollarına sereserpe uzanmış
Kalın sandal katarları
Hani,beş yıl sonra bir akşam vakti
dolaşmak gelmiş içimden
yosun kokan denize karşı.
Dalgalar vurur kalkar
yüreğimde yaz sıcağından kalma bir bunaltı.
bir de türkü tutturmuşum anam
Deniz yıkadı beni dün sabah
Vapurda seyrederken İstanbul'u
Lodostan poyraza döndü rüzgar
Deniz yıkadı üstümü başımı
Ve ben hiç itiraz etmedim,
Uslu çocuk gibiydim
Işıklar bölerken uykumu
Zengin düşlere kucak açıyor turuncu yelkenli
Ara sokaklardan geçen ürkek kediler gibi
Duvarlara yaslıyor tüylerini
Sanki benim için bu evren
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!