Mavi şapkalı dolmuşlarla mavi tekerlekli sedyeye varmıştı esmer iriyarı sol bacağı aksak adam.
Mavi gökyüzünü seyretti sonra tüm öğleden sonrasında.Mavi mavi muşambalara oturtmuşlardı.Her yerini tıraş etmişlerdi,bıyıklarını bile..Siyah kalın camlı kapıdan geçecekti çok az bir vakit sonra.
Beyaz ışıkların aydınlattığı masaya yatırılacak,kasığından kalbine kadar vücuduna girilecekti.
Az panikli sağduyulu,korkulu bir bekleyişin içine girmişti.
Mavi gözlerini düşündü karısının.Çocuklarının…Annesinin..
Mavi gökyüzü buğulandı,ıslandı..
Ruhumu Çağırırım
Vazgeçti delikanlı çağlarım,
hayatım vazgeçti..
Yaşamdan beri ne var ki?
Binlercesi yatıyor taşdan kalelerde
yüzlerce onurlu savaşçıya;
doğranmış,parçalanmış
emirleri vermişler yatıyor.
Yazılmamışı yazmış,
Karakucak güreşiyorum,
bütün dostların sözleriyle.
Kırılmıyor,kırılası umudum.
Umutsuzluğu süzeyim diyorum,
yok..
Hiçbir şey dindirmiyor sızılarımı..
Güçlü bir şair. Dünya şairler birliği grubuna beklerim
www.gunduzkitabevi.com.tr