Eski dosttan düşman olmaz, bilinir;
Eski düşmandan dost olur mu, dostlar?
Dostun kederleri mükedder eyler;
Sevinçleri mesrur etmez mi, dostlar?
Dostlar acı söyler, diye bilinir;
Hâlimi sorarsan, bende değilim;
Âdeta aynada bir başka ben var!
Duyduğum, gördüğüm hüzün veriyor;
Milletin meclisi sanki arena!
Efendiler! Yiyin birbirinizi!
Şakşakçılık, dalkavukluk almış başını gidiyor;
Her alanda, her ortamda işini bilen biliyor!
Bir dokunsan bin ah duyar hatta haline acırsın;
Kalıbına aldanarak saygın bir m/adam sanırsın!
Çokbilmişlik, lafazanlık vardı, var ve var olacak;
Bana dokunmayan yılan yaşasın
Diye diye cici insanlar olduk;
Hanede, ülkede hatta dünyada
Aymazlık gösterip şampiyon olduk!
Yılanla çuvala girilmez ancak
Sana ne mum ışığından,
Başkasının âşığından,
Çorbadaki kaşığından;
Ağır dur, hem de sana ne!
Sana ne has güzellerden,
Telefon sapığım Adıyaman’dan;
Bir günde art arda hiç usanmadan
Üç kez arar durur, caymaz huyundan!
Allah, ıslah etsin; düşsün yakamdan!
‘Alo! ’ dersin, cevap bile almazsın;
Tüm yeteneklerinle sergileme kendini,
Heyecana kapılıp aşmayasın bendini;
Sarraf bilir altının özündeki değeri,
İnsan bilir insanın içindeki cevheri...
Pişmanlık duyacağın hiçbir sözü söyleme,
Yoruma Teşekkür
Zaman ve enerji harcayanlara
Teşekkür, incelik ve karşılıktır.
Yoruma teşekkür edemiyorsan,
Şiire, yazıya yorum bekleme!
Daim iyimser ve iyi niyetli olmak isterim;
Hiçbir şey yapamasam da hayrına dua ederim.
Elbet bir insan olarak ilgi ve saygı beklerim;
Beni gözden çıkaranı yüreğimde yok ederim!
Hiç karşılık beklemeden iyilik etmek isterim;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!