Dalında bülbülün olup şakımak
İsterdim, bilesin, seninle coşmak,
Sevginle yaşamak, umutla dolmak,
Gülistanda her dem seni koklamak…
Varsa da severim dikenin batsın
Gökyüzünde dolaşan melekler kadar güzel,
Esprisi, kişiliği iç açıcı ve özel,
Birlikteliği coşku, ortamı saygı dolu,
Söyleşisi anlamlı, yüreği sevgi dolu,
Duyarlı ve ayarlı tüm yaklaşımlarıyla,
‘Şiir’ diye yine karaladım, bak!
Elimden gelen bu, fena sayılmaz.
Okuduğun için şükran duyarım;
Yorumu içinde, kafanı yorma!
Dışı hoş, içi boş güzeller gibi
Dost bildiklerimi içten severim;
Özümde hisseder, acı söylerim...
Yalanı, riyayı hep reddederim;
Selâmın alırım, ‘Eyvallah! ’ derim.
Dost bildiklerime duâ ederim;
Bahtına küserek sakın ağlama,
Sahte dostluklara hiç bel bağlama;
Gülecektir bir gün senin de yüzün,
Yok olacak elbet keder ve hüzün...
Ne yaparsın, elden bir şey gelmiyor,
Sevilen, sayılan, yakın arkadaş
Hem de güvenilen hatta bir sırdaş,
Değeri bilinen, özde gönüldaş
Dosttur; bu tanımı pek iyi belle!
Düşman olmayana ille ‘Dost! ’ deme;
Doğarken ağlarız dünya kahrına;
Ağlarken güleriz sabır taşına...
Gülerken bakarız bazen aynaya;
Bakarken ünleriz: ‘Ne mutluluk ya! ’
Yaşarken koşarız onca umutla;
En güzel güzelin dostu olamaz,
Zaten en güzeli aramak yanlış;
En güzel güzele ölçü olamaz,
Güzeli bulunca mutlaka alış...
En iyi iyinin dostu olamaz,
‘Adam gibi adam olsun! ’ diyorsun;
‘Kadın gibi kadın! ’ isen, haklısın.
Her ne bekliyorsan, sen de veresin;
Hiç kimse bulunmaz kumaş değildir!
‘Parada gözüm yok; ille bir evi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!