Yıllar yüküyle gelir bir bir
Yükler yükünü omuzlarına
Önce hiç anlamazsın
Yıllar geçtikçe ağırlaşır yükün,
Altında ezildiğinde anlarsın.
Hayatın görevidir bu,
Hayat nedir ki, ölmek ne demek?
Beyazla siyah gibi mi?
Birbirine zıt iki kavram
Hayat çizgiyse ölüm nokta mı?
Hayat ruhun bendenle bir olması
İlk gönül küser dünyaya yaş aldıkça,
Eski güç, heves, hırs kalmaz insanda.
Yavaş yavaş azalır dünyaya tamahı,
Geceler huzur vermez, bekler sabahı.
Uykusu ihanet eder yılların dostluğuna,
Hazan mevsimi her yer tarumar
İçimde büyümeyen bir ben ağlar
Hani baharı yaşayacaktık
Ne çabuk geldi sonbahar
Ben kabullensem de hazanı
İçimde kabullenmeyen bir ben var
Yok mudur? Bu dünyada adalet
Her zaman güçlüler mi? Kazanır
Yetmedi mi? garibin çektiği eziyet
Her zaman güçlüler mi? Kazanır
Zenginliğin yoksa yoktur itibarın
Sensizliğin karanlığında kayboldum.
Işığım sendin yolumu bulamıyorum.
Sen yanımdayken her şey çok kolaydı.
Sensiz tam dediğim, her şey yarım kaldı.
Sebati Manav 27 Mayıs 2025
Dünyanın çektiği bir perdedir elbet
Gözlerimizi kör eden hileden ibaret
İstesekte göstermez bize gerçekleri
Kandırmaktır bizi aldatmaktır görevi
Bizi gerçeklerden uzak tutandır o
Herkes kaderini yaşar,
Değiştirebilen var mı bilmiyorum?
Hikayesi tamam olanı da hiç görmedim.
Kimi tanıdıysam hep aynı,
Ulaşamadığı hayatların hayranı,
Gel gör ki yarım kalmış hikâyesine mahkûm.
Sabahın erken saatleri yürüyorum sokakta
Yorgunluğunu sisle örtmüş şehir uykuda
Paltomun yakası kalkık ellerim ağzımda
Isınmak ne mümkün, bu şubat ayazında
Gönlüm çok yorgun düştü aşkından
Ne yaptımsa kendimi anlatamadım
Dışarıdan görüp bakanlar anladı da
Sensiz ne çektiğimi sana anlatamadım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!