Bugün 19 Mayıs,
Bu bir başka özleyiş,
Çünkü karar verme günü bugün.
Bugün 19 Mayıs,
Eritilen dağların kılıca dönüştüğü,
Babam vefat edince sana kaç kez şiir yazmak istedim,
Elimdeki kalem yazamadı seni;
Senin varlığın varılmayacak oldu bana.
Her anne başkadır evladına ama
Ben değil, tanıyanlar anlatıyordu seni bana.
Bilmem hatırlar mısın?
Nerde, ne yapıyor diye,
Sormak gelmez aklına.
Zamanı sıkıştırıp atiye,
İlerde acaba bulur musun?
Gerçeği dönüştürmeye başlıyor yaşam,
Çocukluk, dönüşürken gençliğe.
Dünya güzelliklerini görmeyi öğreniyorsun,
Yeni bir anlamı düşleyerek gencecik.
Umutların yükseliyor özgür olduğun için,
Ellerim cebimde gezerken sokaklarda,
Seni düşünüyorum çaresiz.
Yokluğuna hâlâ alışamadım,
Üç yıl mı oldu ne?
Oysa ne müthiş şeymiş varlığın!
Zalimin eli yüreğimizde gezen,
Senin yokluğun bizleri üzen.
Susup sinmek bize zor gelen,
Gece ve gündüzümüzde sen varsın.
Sen varken kolaydı her iş bize,
Bir bayrak ki rengini ateşten seçer,
İndirir hilâli gökten, göğsüne çeker.
Dikildiği gönderden ulusuna gülümser,
Gölgesinde onun, Türk ulusu serinler.
Türk’ ün namusu, şerefidir o al bayrak,
Boğaz’da iki semt vardır, birbirine benzer;
Bebek’ten taş çıkarılır, Ortaköy’den kara mermer.
Ömre değer koyları seyredilir tarihi iskeleden,
Etiler’den süzülür sular, Büyük Bebek deresinden.
Ben bir hilâl sevdim,
Bir de yerdeki yeşili.
Aslında aydınlatacak sendin,
Kerkük’ü ve gök mavi bayrağı.
Birden toprağa değdi ayaklarım,
Uzun ama bitecek yollardayım,
Benden sonra devam edecek yıllar.
Karanlık bir gidişin ak sargısında,
Çaresiz, yaşam devam edecek benden sonra.
Mevsimler değişecek yapraklarında takvimin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!