Alıp başımı gideceğim
Göçmen kuşlar gibi
Kır gezgini düşlerim
Çoğaldıkça çoğaldı
Zamansız yangınlar içinde
Şelale benzeri gözlerim
Ben hep sana vurgunluğumdu
Kırmızı gül bahçesine benzeyen
Rüzgar estikçe dalgalanan
Saçlarında ki parıltılar da
Kendimi bulurdum
Ağustos da soğuk bir bira gibi
Şiirler yazarım dağlar başında
Nemli gözlerim yazın da kışın da
İsyankar yüreğim tek başına
Gündüzüm seninle gece yalnızım
Ne kışım kaldı ne de yazım
Genç ilçemdir Bingöl ilimdir
Hüriyet bağının lalesiyim ben
Merdi severim namert değilim
Mazlumun garibin sılasıyım ben
Yalanı söylemem haramı yemem
Ağlasam mı gülsem mi dağlar başında
Sürünsem mi ölsem mi yazında kışın da
Bir güzel sevdim onaltı onyedi yaşım da
Felek yar etmedi neyleyim.
Arasam mı aramasam mı bilmem seni
Ufukta kaybolan nokta gibi
Bakışlardan başka yetişemeyen
Gökyüzü, rengi mavi
Hani ezan dinlerdin seher vakti
Huzuru arardın bulmak için
Gecenin kaçışlarında
Burada yer yoksa
Türk bayrağına
Yeniden dönelim
Tanrı dağına
Orada buluruz
tanrılaşan erleri
Bir gün dersen unut beni
Ne seni gördüm can
Ne de tuttum ellerini
Yalnız sana açtım
İster kapıdan dön
İstersen gir içeri
Tutuşup yanarken gönlümde ki
Sevda meşalesi
Ebediyen hiç sönmemeli
Yüzmeli aşk deryasında sessizce
Her limanda bir sevgili olmamalı
Gelecek diye bekleyen
Gelişinde ki gülüşlerin
Sonsuzluk yaşatır hala
Her akşam
Kızıl gün demlerinde
Yine geldin
Yine gideceksin
Yüreğiniz sevdiklerinizin sevgisiyle coşsun...sevgili şiir dostu...kaleminiz gamdan eğilmesin...selam ve saygıyla
Sizin de ilhamınız bol olsun Sevgili Şiir Dostum.
Saygı ve Selamlarımla.
Gülay Aruç.
* Duygu doluydu *
Sonsuz kutluyorum