Arasırada olsa bir ömür gülümsemek
Dertleri tasaları boş geçip öteleyerek
Dudaklarında tebessüme yer vererek
Bin ömür belki zamana karşı gelerek
Bakma öyle zaten ifademi aldı yaşam
Sen ismini bu köşede arama
Belkide bir okul duvarında yada sırada
Belki bir defterin karalanan sayfasında
Arama artık çok geç kalındı zamanda
Şimdi ise sen ismini bir içki masasında
Hani yapraklar düşmeden
Güller solmadan
Ele güne sormadan gelecektin
Bak hiç bir şey kalmadan
Savruldu gitti rüzgardan
Geçirdik kırk yılı bu toprakta
Ayak izlerimiz hala rüzgarda
Yağmur yağardı bulursuz havada
Bir o yanda bir bu yanda yoksullukta
Kara önlükleri giyerdik okulda
Kızını kaybetti hoca
Sel gibi idi yağmur ve fırtına
Cemaat duracaktı namaza
Susun dedi bir ses kalabalığa
Hoca yaklaştı mikrofona
Bıraktım geride sevincimi gülüşümü
Aldım yanıma derdin tasanın tümünü
Sana kalsın yarınlar bıraktım dünümü
Hoşçakal aldım yanıma kefenimi ölümü
Beni pınar başına götürün
Sileyim yüzündeki izleri
Saatler durmuş gitmez ileri
Beni su başına götürün
Sileyim üzerimdeki kirleri
Pırıl pırıl olsun benliğimin her yeri
Acemi sevdalarda kırıldı yüreğim
Yagmalandı bütün iyi niyetlerim
Bir ince hesapta satıldım incindim
Sinsi tavırlarda dümdüz ezildim
Sımaran ruhunun kölesisin sen
Oyna oyna sunuldu herşey sana
Utanmaz onu bunu satar pazarda
Gülüşünü satar senin kurtlar sofrasında
Satılıktır herşey hergele meydanında
Yalancı dostluklar
Akşam erken oluyor sonbaharda
Soğuk işler betonlara sonrada bana
Umutlarım doğduğum yerde Muğla'da
Yollar bitmez tıkanır az sonra
Yalova'dan gider bir vapur İstanbul'a
Deniz anaları doldurur yakamozları soğuk sularda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!