Ölüm gelip çatmadan,
Kalbin son kez atmadan,
Dön kulluğa,
Gel, eyle secde!
Sen’i istiyorum,
Sevgi istiyorum,
Görmek istiyorum,
Ölmek istiyorum,
Rabbim Sana,
Dönmek istiyorum.
Dost Dost’a kavuşmak ister,
Sevgili’ye ermek ister,
Şol canını vermek ister,
Uğrunda ölmek ister.
Aşkını bulmuş,
Şaşkın olmuş,
Hep ağlıyor,
Can dağlıyor Şol Şems-i Şuarâ.
Her dizesi,
Gönlündeki tek Yâr’e.
Ey evlat neden anlamak istemiyorlar beni,
Dost dostun ya cenneti olur ya da cehennemi.
Şol aşkımızla her bir yer inlesin!
Sen söyle, yer gök bizimle dinlesin!
Birdman Father bu dünyayı neylesin?
Yüce Rabbim kendine dost eylesin!
Öncü eyle!
Önder eyle!
Müttakîne imam eyle!
Rabbim beni dostun eyle!
Lütfunu bol eyle!
Aşkını yol eyle!
Rabbim beni dostun eyle!
Müttakine imam eyle!
Aşk kokan gül gibi,
Aşk okuyan bülbül gibi,
Geldim kapına Allahım!
Dost yoktur Senin gibi.
Ağlar gözüm bulut gibi,
Ya Şâfi-i Hâdî!
Hidâyetinle şifâ lütfet, tüm mânevi illetlerimize.
Ya Rezzâk-ı Hâdî!
Hidâyetinle rızık lütfet, mârifetine susamış yüreklerimize.
Değildir tesettür tarz,
Nass-ı Kur’an ile farz.
bir konu iki dize yedi kelimeyle ancak bu kadar güzel anlatılabilir. yüreğinize sağlık.
bazı şiirleriniz şifreli olduğundan anlayamasamda anladıklarım üzerinden şiirlerinizi beğendiğimi söyleyebilirim.
kaleminize sağlık.