Ben dağ gibi kuruldum yâr,
Sen bende çiçek aç diye.
Münafığın işi gücü hep hile,
Bu yolda çekilmeyince çile,
Hak ismi pek ağır gelir dile.
Ortalık çok sessiz,
Bir de üstüne sis.
Ben yürürken sessiz sessiz,
Şiir yetim kalmış,
Duygular kimsesiz.
Uçtun yine çılgın ruhum,
Bizi Arş’a bağlarsın.
Bülbül olmuşsun dilim,
Her dem Hakk’a çağırırsın.
Coştun yine sarhoş gönlüm,
Çıkınca gecenin mütebessim yıldızları,
Kalbim yazar, aklım siler en çılgın şiirleri.
Bırak deli desin bize had bilmez birileri,
Gömemez hiç kimse ölmeyen dirileri.
Açınca mazinin en parlak sayfalarını,
Cilvekâr bir hicrandır kalemime ışık tutan,
Ben şiire müptela, o duygularıma sultan.
Bedende ruh gibidir çocukluk,
Yaşadığın sürece hep seninle.
Nefis değil, hak ve hakikat namına,
Hakkı haykıran âşıklar hatırına,
“Daha ne beklersin?” deyu,
Soruyoruz sana.
Ey genç adam!
Ne küs, ne de darıl!
Dibi olmayan kap nasıl dolsun,
Dalkavuk ki nasıl adam olsun.
Hak ehl-i hakkı her dem gayrette görmek ister,
Dava adamı olmak elbette bedel ister.
Değildir tesettür tarz,
Nass-ı Kur’an ile farz.
bir konu iki dize yedi kelimeyle ancak bu kadar güzel anlatılabilir. yüreğinize sağlık.
bazı şiirleriniz şifreli olduğundan anlayamasamda anladıklarım üzerinden şiirlerinizi beğendiğimi söyleyebilirim.
kaleminize sağlık.