Yolculuklar saklı gözlerinde,
Her çizgi bir dağ, bir nehir.
Sustuğun anlarda bile,
Kelimeler dolar içime.
Baba, sen de özlüyor musun?
Neyleyim kullukla geçmeyen baharı,
Günah takvanın uçup giden buharı.
Ne bahtiyardır,
İzimizi bulan.
Diyar-ı Şuarâ’dan
Kokumuzu alan.
Hayırlı olan,
Hayırla dolan.
Yok eyledi, var eyledi,
Bak, bu sevda ne eyledi!
Nasıl ateş yaksın beni?
Aşkın beni kül eyledi.
Kanat verdi, kuş eyledi,
Her şey her dem güzeldir bakmasını bilene,
Her şey çirkindir bakmayı bilmezsen ey ene!
Sen, kalemime vuran ay ışığı...
En iyi şiir anlatır âşığı.
İmkânsız,
Gülüşünle baharın gelmemesi.
Senin o bakışların var ya
Ey dünya!
Bakma bana öyle mağrur!
Nedir bu kibir gurur?
Sen de fânisin Yûnus gibi.
Bilmem kaç yıllıktır ömrün,
Ama sen de öleceksin bir gün.
Ey nefsim!
Bak şimdi bir meyveye,
Sanatı hitap ediyor göze,
Tadıyla sesleniyor dile,
Kokusuyla mest oluyor kuvve-i şamme,
Vitaminleriyle ilaçtır hücrene,
Basireti basarından ileriyi göremeyenler,
İşte onlardır gerçek göremeyenler.
Hakk aşkıyla her dem gönüllerde taht kurunuz,
Bataklıkta yetişen güllerden uzak durunuz.
Değildir tesettür tarz,
Nass-ı Kur’an ile farz.
bir konu iki dize yedi kelimeyle ancak bu kadar güzel anlatılabilir. yüreğinize sağlık.
bazı şiirleriniz şifreli olduğundan anlayamasamda anladıklarım üzerinden şiirlerinizi beğendiğimi söyleyebilirim.
kaleminize sağlık.