Aşk bizi mecnun eylesin,
Ruh söylesin,
Kalp dinlesin.
Kalp söylesin,
Halk dinlesin.
Birdman Father bu dünyayı neylesin?
Artık gitmek geliyor içimden,
Hasretin olmadığı bir yere doğru.
Haydi çıkar at, kolaysa içinden!
Kaç yanlışı götürür bir doğru?
Yâ Allah! Yâ Vedûd!
Yâ Hayy! Yâ Hakk!
Yâ Kadir-i Mutlak!
Ne olur bize o yüce katından,
Samimi, sadık, fedakâr, sebatkâr
Talebeler gönder!
Sen bir nehir, ben kıyısında susuz,
Akıp gidersin, ben kalırım derinlerde.
Ellerim boş, avuçlarımda hüzün,
Sen gidersin, bende kalan bir gölge.
Rüzgâr senin kokunu getirir bana,
Sevdiğinle bir fincan kahve içimi kadar kısadır hayat.
Dikkat et o hâlde ey yolcu esir almasın seni maddiyat!
Bir gönle gir de gel!
Kafesten uç da gel!
Cisimden sıyrıl da gel!
Bu yol aşktan bir el,
Ekol Arş’a gider gel!
Bin bina dikmektense,
Bir gönül yapmalı.
Kul dediğin Hakk’a,
Her daim tapmalı.
Allah ki tek yâr,
En güzel yâr.
Her şeyin bir zamanı var,
Levh-i Mahfuz’da yazar,
Dünyanın öbür ucunda da olsa,
Gelip bizi bulacak,
Dedi: “Bana dua et de şifa bulup daha çok ibadet edeyim.”
Dedim: ”Her dakikası bir saat ibadet olan birine ne diye dua edeyim?”
Üzmeler ve küsmeler,
Kırgınlıklar ve kızgınlıklar,
Hep birbirini kovalar.
Değildir tesettür tarz,
Nass-ı Kur’an ile farz.
bir konu iki dize yedi kelimeyle ancak bu kadar güzel anlatılabilir. yüreğinize sağlık.
bazı şiirleriniz şifreli olduğundan anlayamasamda anladıklarım üzerinden şiirlerinizi beğendiğimi söyleyebilirim.
kaleminize sağlık.