Selanik’le başladı,
Bir Mayıs coşkusu...
Yıl bin dokuz yüz on bir
Ve yürüdüler omuz omuza,
Tarım ve liman emekçileri
Bir Mayıs günü...
Haydi, konuşup anlaşalım
Aşılmaz engeli aşalım
Adil bir düzen kurmak için
Gelin canlar bir olalım
İnsanız, hata mı yapalım
Bir sevda ki yaktı durdu,
Yaralı yüreğimi gönül mahzeninde!
Düşler acemi birer avcı gibi,
Ardına düştü tek kürekli sandal ile...
Felek oklarını göğsüme çaktı
Lanet kemendini boynuma taktı
Acı şerbetleri bana bıraktı
İçmesem bir türlü içsem bir türlü
Hayat oldu bana zalim diyarı
Bir yürek var sol yanımda
Firar gezer damarımda
Beni benden alır gider
Çılgınca akan kanımda
Bazen garip bir zenciyim
Âdem oldum endam saldım dünyaya
Sineye umutlar tıktım bir zaman
Âlemler içinde daldım rüyaya
Salındı güzeller baktım bir zaman
Yusuf ile gezdim çöller dolaştım
Bitap düştük avcılardan
Gözü dönmüş savcılardan
Sonu gelmez acılardan
Tükendi yürek ferinden
Volta atar can kafeste
Köhnemiş aklıyla cürüm işledi
Helallik istiyor bizim Külhani
“Fetocu” diyerek âlim fişledi
Helallik istiyor bizim Külhani
Orduyu devşirip hain türetti
Bir arada kalır geçinemeyiz
Hele yalnızlığı hiç çekemeyiz
İnsanlıktan yana yoksul duygumuz
Bilmem ki acaba biz birer neyiz?..
İlim-irfan dersen haberimiz yok
Süzülür tekneler mavi denizden
Ağlardan bereket deriyor Bodrum
Oksijeni farklı gider genizden
Gönüllere derman sürüyor Bodrum
Pedasa Venedik Aspat Kalesi
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık