Gamzelerin çeker bir girdap gibi.
Ellerimi sıkıp sen gidiyorsun.
Şavkıyor gözlerin bir mehtap gibi,
Yüreğimi söküp sen gidiyorsun.
Kirpiğin ok olmuş vurur göğsüme.
Seni aradım
Hicranlı bir zamanın koynunda;
Sensiz bu can perişan!..
Her yanım darmadağın
Ve boğulup gidiyorum
Şimşekleri çakıyorsun,
Ateş olup yakıyorsun,
Eller gibi bakıyorsun,
Ben seni böyle mi sevdim?
Çekip gittin sen ne diye?
Çöllerde bir nehir olsam,
Deryalarda seni bulsam.
Pırıl pırıl, oluk oluk,
Akıp yüreğine dalsam.
Denizlerde yunus olsam,
Seni düşünüyorum,
Ürkek bir gecenin koynunda
Ve umutlar okşar yüreğimi
Buğulu penceremde,
Belki gelirsin diye...
Hayatın anlamı yok,
Yaşamanın tadı yok,
Mutluluğun adı yok,
İnan sen olmayınca.
Bakma öyle el gibi,
Sensiz yüreğime yine köz doldu.
Gönlüm taştı gözüm coşkun sel oldu.
Hasretin savurdu gönül bahçemi,
Virana döndüm güllerim soldu.
Unut gönlüm desem de unutamam.
Bugün yine seni aradım durdum,
Sebepler üretip hayaller kurdum.
İsyanlar başlatıp semaya vurdum,
Bulutları döksem yine sen yoksun.
Duvardaki saat tozlu duruyor.
Şu dünyada yanlışlıklar haksızlıklar çok mu çok.
Şikâyetçi olanları sorarsan, hesabı yok.
Peki neden, nasıl diye sormak sana mı düştü!.
Görülüyor ki herkesin bu laflara karnı tok,
Kimi menfaatinin etrafında bir pervane...
Sanma ki topraktır orada yatan,
Kanıyor özüne sarılmış canlar.
Açıver ellerin salınsın duan,
Yanıyor közüne karılmış canlar.
Havası hüzünlü suskun tabiat,
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık