Şu dünyaya geldim geleli.
Ömrüm geçti dertli çileli.
Yoksulluklar canıma yetti,
Çok çektim bildim bileli.
Sefalar sürmedik el gibi.
Akarsuyun başında
Bir çınar ve sen
Yüzdürdün yüreğinde
Hayata dair ne varsa.
Sakıncalıydın
Sessiz bir volkan gibiyim
Sevda denizinin kuytularında
Ne sönmeyi becerebildim
Ne de alev alev yanmayı.
Durgunum
Akşam olur sabah olur yar gelmez,
Aklım darda gözüm yolda şaşmıyor.
Bu can sessiz yanar kimseler bilmez,
Gönül toydur yıllar geçse pişmiyor.
Yudum yudum özlemekten,
Hiç durmadan çalışırsın,
Zor işlere bulaşırsın.
Emeklerin heba olur,
Ardın sıra bakışırsın.
Nehir gibi coşuyorsun,
Bir taş attın
Yüreğimin göletine
Ve sana titrer her halka,
Sensizliğinin koynunda
Ilgıt ılgıt esen yele inat!..
Nice umutlar sürüklendi
Yüreğimin ırmaklarında,
Yankılanırken gönül vadisinde
Güzel yarınların türküleri
Ve kan sıçradı,
Billur gibi akan serin sulara.
Pırıl pırıl bir yüreğimiz vardı.
Çakmak olur da ateşler çakardı.
Şimdi karanlık bir odaya döndük,
Kıvılcımdan bile eser kalmadı.
Yosunlar tutmuş bir kaya misali.
Horasan’dan çıktık Oğuz boyundan,
Pirimiz Muhammed, Ali’dir bizim.
Cümle erenlerin asil soyundan,
Öncümüz Bektaş-ı Veli’dir bizim.
Hayber’li hasmına Kızılbaş dermiş.
Gözlerim bakarken düne,
Yanıyorum geçen güne.
Tüm acılar beni bulmuş,
Eriyorum günden güne.
Hani coşku ve heyecan!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!