Beklenmedik zamanın ötesinde
Son kez el sallıyorum
Son kez gülümsüyorum dudak ucumla
Bir doğum kadar uzak
Ölüm kadar yakın hayata...
Sıralı sırasız anılar diziliyor belliğime
Şayet sevilmezse üreten arı
Bal neye lazım, petek kime gerek!..
Geçilmezse nehrin azgın suları
Sal neye lazım, kürek kime gerek!..
Söylediği söz kulağı aşmayan
Ne çok şey vardı yaşanacak
Nice gizemler saklıydı yarınlarda
Nice umutlar vardı körpecik
Körelmeseydi hayat...
Merhaba doğan gün, parıldayan güneş
Ve pencereme konan minik kuş merhaba...
Merhaba uzaklar...yolların ötesi
Merhaba tel örgülü dünyamız...
Mektuplarım, umutlarım, aşklarım
Yalnızlığın deminde yaşarken bir güruh paylaşım...
Kurşunların altında yıldızlara gülümseyebilmek
Ay ışığında görebilmek seni
Yakamozlar içinde gözlerini seçebilmek
Yüreğim kibrit alevi karanlığın
Nice memleketler gezdim bu yaşıma kadar
Nice güzeller gördüm bir içim su
Hiçbiri beni alakadar etmedi
İlgimi çekmedi sencileyin yar
Cezp etmedi doğrusu
Ben aslında top yekun güneşi avuçlayacaktım
Şeytan gören yüzlere çalacaktım mükerrer
Renk versin
Işık saçsın
Isı yaysın diye
Her cenahtan
Gün dönümü rüzgarlara dolanır gelir nefesin
Sarar katran karası geceler gibi
Vücudumun her zerresini
Sesin duyulur
Bağırışların, çağırışların
Kimi zaman ağlayışların
Sevda çiçekleri açmasa bile
Sararsa yapraklar dönse gazele
Kar boran bağ-bahçe kapılsa sele
Sana vereceğim bir gül bulurum!..
Yalnızlık bağrımda yanar köz olur
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!